Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler memleketi olamaz!
•1925
Sayfa 120Kitabı okudu
Bu memlekette bilgisizliği hızla ortadan kaldırmak gerek. Başka kurtuluş yolu yok.
•1923
Sayfa 76Kitabı okudu
Ulusun yönetimi halkın elindedir, egemenlik ulusundur, devlet halk devletidir, halkın devletidir.
Sayfa 31 - Uygarlık YayınlarıKitabı okudu
Eğitimin amacı hükümete memur yetiştirmek değil, bu memlekete ahlaklı, karakterli, devrimci, cumhuriyetçi, başladığı işleri başarabilecek yetenekte, iradeli, engelleri yenmeye kudretli gençler yetiştirmektir. Bunun içinde eğitim sistemini ona göre düzenlemelidir.
Sayfa 79Kitabı okudu
Bir millet hükümetin gözcüsüdür. Hükümetlerin yaptığı işler olumsuz olup da millet buna itiraz etmez ve bu yönetimi düşürmezse, bütün kusur ve suçlara katılmış demektir.
•1920
Sayfa 146 - nutukKitabı okudu
Hükümdarlar, kendilerine Allahın Gölgesi diyen padişahlar; memleketi kendi mülkü, milleti de Allah tarafından kayıtsız şartsız emirlerine boyun eğen kitle zannederler.
•1923
Sayfa 153Kitabı okudu
Kadın, toplumun temelini kuran öğedir, ona biçim kazandıran kaynaktır. Bir toplumda uygarlığın aşaması kadına gösterilen saygıyla, sevgiyle, ona verilen değerle orantılıdır. Kadını bir keyif maddesi gibi gören toplumlarda kişilerde uygarlık şöyle dursun, insan varlığının anlamını bile kavrayacak nitelikte bir yetenek yoktur. Böyleleri eksik yaratılışlı, varoluşun özünü, değerini kavramaktan yoksun, ilkellerdir. Doğu islam toplumlarında, özellikle koyu dinci çevrelerde, kadın bir keyif maddesi türünden ya erkeğin gönül eğlencesi ya da iş öğesi olmaktan öteye geçememiştir. Doğu uluslarında. kadına, uygarlık basamaklarında varlığına yaraşan saygı- değer yeri veren ilk önder Atatürk olmuştur. Ondan başka, adı geçen uluslarda kadına uygarca, aydınca, insana değer veren, saygı duyan, sevgi gösteren, toplum düzeninde gerekli yer ayıran kimse gelmemiştir. Durum günümüzde bile böyledir, değişmemiştir.
Sayfa 34 - Uygarlık YayınlarıKitabı okudu
Din vicdan sorunudur. Herkes vicdanına uymakta serbest ve özgürdür. Biz din işlerini millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, amaca ve eyleme dayanan bağnazlıktan sakınıyoruz. Buna asla meydan vermeyeceğiz.
Sayfa 117Kitabı okudu
Korku üzerine egemenlik kurulmaz.
•1930
Sayfa 135Kitabı okudu
Bizi yanlış yola yönlendiren soysuz kimseler bilirsiniz ki çok kere din perdesine bürünmüşlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz... Bir milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar hep din niteliği altındaki kötülükten gelmiştir. Bizim, dinin gereklerini öğrenmemiz için akıl hocalarına gereksinimimiz yoktur.
•1923
Sayfa 120Kitabı okudu
Cumhurbaşkanı var, Cumhurbaşkanı var...
Bir köy okulunu ziyaretinde ders veren genç bir öğretmenin sınıfına girdi, öğretmenin yerini bırakmasını söylediler. Mustafa Kemal hemen müdahale etti, “Yerinize oturunuz, dersinize devam ediniz. Eğer izin verirseniz biz de sizden yararlanmak isteriz. Bir sınıfa girdiğinde Cumhurbaşkanı da olsan öğretmenden sonra gelirsin” dedi.
Sayfa 78Kitabı okudu
Saygıdeğer kadınlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacağına, tersine pek çok yönlerde onların üstüne çıkacak bilgi ve kültürle donanacaklarına asla şüphe etmeyen ve buna kesinlikle inananlardanım.
•1923
Sayfa 69Kitabı okudu
Gençlik Üzerine
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini, ilelebed muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbâlinin yegane temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir
Sayfa 76 - Uygarlık YayınlarıKitabı okudu
Annesi için mermerden yaptırılan ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerinin validesi muhterem Zübeyde Hanımefendi’nin...” diye başlayan uzun mezar taşı yazısını gördükten sonra H. Rıza Soyak’a söyledikleri:
“İlk fırsatta İzmir’e gidersin, bu sandukayı ve yazıyı kısaltırsın, iki büyük ve uzun taş getirirsin, yazıyı da “Atatürk’ün anası Zübeyde burada gömülüdür” diye yazdırırsın, altına da ölüm tarihini koydurursun, yeter.”
(Bu mezar, Atatürk’ün isteğine uyularak söylediği şekilde yaptırılmıştır)
Sayfa 136Kitabı okudu
Muallimler!
Hiçbir zaman hatırlarınızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet sizden «fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür» nesiller ister.
Sayfa 67 - Uygarlık YayınlarıKitabı okudu