Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
283 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
«Dünyaya küçücük eller, küçücük ayaklar ve sonsuz bir mutlulukla geliyordunuz ve ellerinizle ayaklarınız giderek büyürken mutluluğunuz yavaş yavaş buharlaşıyordu. Ergenlik yıllarınızı geride bıraktıktan sonra mutluluk elinizden kayıp gidebilecek bir şeye dönüşüyor ve kayıp gitmeye başlar başlamaz kütle kazanıyordu. Sanki kayıp gidebileceği bilgisi, ellerinizle ayaklarınız artık ne kadar büyük olursa olsun, onu tutmanızı daha da zorlaştırıyordu.» Dünyaya bir matematik denklemini çözen Andrew Martin için gönderilen farklı gezegenden biri,onun yerine geçer.Çünkü dünya bu çözümü duymamalı ve ilerleme gerçekleşmemelidir. İnsanlara dair gözcülerin anlattıkları kadar bilgisi olan yeni Andrew Martin,insanı şiddete ve kine dayalı bir suç makinesi gibi görmektedir.Fakat ailesiyle tanışınca insanların sevme,sahiplenme,ait olma,fedakarlık gibi duygulara da sahip olduğunu görür.Aşık olur,baba rolünü sever ama onları öldüremez.Onlar için tüm yeteneklerinden vazgeçmesi ve insan olarak dünyada kalması çok güzeldi.Tespitler ve yanlışlar harika bir şekilde dile getirilmiş. Başka bir gezegenden olan birinin bize bakışı ve yorumlaması ayrıca güzeldi. Tavsiye ediyorum.Gece Yarısı Kütüphanesi’nden daha çok beğendim sanki
İnsanlar
İnsanlarMatt Haig · Domingo Yayınları · 20237,1bin okunma
624 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
''Çırpınan Kadın''
Çırpınan Kadın
Çırpınan Kadın
Ah gülnaz ah! Sen nasıl dayandın onca acıya ve nasıl sağlam çıkabildin? Hayran kalmamak elde değil.
Osman Akdere
Osman Akdere
yazarımızın muhteşem bir eseri ile geldim. Öncelikle böyle muhteşem bir kitapla tanışmama neden olduğu için yazarıma çok teşekkür ederim. Kitabın içeriği aslında hiç uzak olmadığımız ve neredeyse hergün görmezden geldiğimiz 3.sayfa haberleri olmaktan öte gitmeyen kadın zulmünü temel alıyor. Alışkanlık halini almış olduğu için çok dikkat etmediğimiz hakikatler tokat gibi yüzümüze çarpıyor. Aşiretler, töreler, tarikatler ve yozlaşmış ataerkil toplumun kadını nasıl değersizleştirdiğini kullanılacak bir eşya gibi savurduklarını sonra da öldürüp bir köşeye attıklarını ve bunun maalesef yasalarda hiç bir caydırıcı cezasının olmadığını haykırıyor yazarımız. Aslında kadın ''anneydi, değerliydi, el üstünde tutulmalıydı, pamuklara sarılmalıydı, ki dinimiz değil miydi cenneti kadınların ayaklarının altına seren'' Peki şimdi bu yapılanlar dinin kanunların yok sayılması kadınları ayaklar altına almak neydi? Hem Mustafa Kemal'in getirmiş olduğu medeni hukuka hem gerçek islam'a yakışıyor muydu bu yapılanlar? Kitap Urfa'dan İstanbul'a kaçmak zorunda kalan Gülnaz ve onu öldürmekle görevlendirilen Bedran'ın hayatını birbirlerine sahip çıkıp dayatılan haksızlıklara nasıl göğüs gerdiklerini anlatıyor. Tabi aralarda yazarımızın biz kadınlar adına yaptıkları haykırışları da unutmamak lazım. Yazarımızın da dediği gibi biz kadınlar herşeyi başarabiliriz yeter ki inanalım.
Çırpınan Kadın
Çırpınan KadınOsman Akdere · Elpis Yayınları · 202321 okunma
Reklam
390 syf.
9/10 puan verdi
Güzel ve sürükleyici bir kitap. Acı dolu yıllar ve işgal altında bir şehir ve Osmanlı’nın hazin sonu. Ahmet Reşat ile tanışmak isterdim. Koskoca imparatorluğun çöküşü ve milletinin ayaklar altına alınışı, içler acısı
Veda
VedaAyşe Kulin · Everest Yayınları · 202314,4bin okunma
·
Puan vermedi
Can Atalay… Bu kitabın tek derdi var; hak, hukuk mücadelesi… Kim olduğunun, kimliğinin, dininin, dilinin, ülkenin, ne olduğunun önemi yok; sadece adalet çığlığın yüksek diye suçlanmak, sadece bu mücadeleye destek olduğun için suçlanmak… Kitabı okurken baştan sona aklıma gelen tek kişi, Can Atalay’dır. Haksızlığın, hukuksuzluğun, suçlanmanın bugün itibariyle ülkemizdeki en net adıdır; Can Atalay. Siyaset yapmak değil amacım, kaldı ki bugün itibariyle bu konu siyaseti aşıyor, yapılan hukuksuzluk karşısında bir ülkenin geleceği söz konusu. Biz şu anda yaşadığımız olaylar karşında doğruları söylemeyeceksek, adil olan tarafı savunmayacaksak, bugün daha cesur olmayacaksak, daha yüksek sesle adalet istemeyeceksek, ne zaman isteyeceğiz? Sen bu satırları okuyup hala susan arkadaşım; Hukukun üstünlüğü, senin şahsi çıkarının üstünde olmak zorunda… Sen bugün susmaya devam edersen, yarın anayasal düzen ortadan kalkmış olacak… Ayaklar altına alınmasını görmezden geldiğin bu hukuk, bu adalet bir gün sana da lazım olacak! 09.11.2023
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20214,915 okunma
280 syf.
2/10 puan verdi
Gerçekten rezil bir kitaptı. Kusursuzca kusurlu serisini okumuş biri olarak serinin en kötü kitabıydı. 16 YAŞ fark var aralarında. Kitap boyunca bir amca ile daha düşünce bakımından olgunlaşamamış bir gencin "aşkını" okuduk. Ve ana karakterimiz İsabella 6 yaşında bu adama aşık oluyor. ALTI. Kitap boyunca aralarındaki ilişkiye asla aşk olarak bakamadım, duyguya da giremedim. Evet yaş farkı konusunu sevmiyorum ama yazar diğer kitaplarının aksine bu kitapta resmen her sayfada bu yaş farkını gözümüze soktu. Harabe Sırlar'da serideki diğer kitapların aksine mafyavari öğeler çok azdı. Daha çok İsabella ile Luca'nın sahnelerini okuduk. İsebella 19 yaşında olduğu için Luca'nın kararsızlığını, Luca'nın İsabella'yı sırf çocuk olarak görmesin diye İsa'nın gururunu ayaklar altına sermesini okuduk. Bu yaş farkı konulu kitapta BDSM öğeleri olması da cabası. Bu tarz kitaplar benim tarzım değil, normalde konusuna bakıp okuyordum. Bu seri çerezlik güzel bir seriydi ve diğer kitaplarını sevmiştim, hayal kırıklığına uğradım. Devam edip etmeyeceğime emin değilim.
Harabe Sırlar
Harabe SırlarNeva Altaj · Artemis Yayınları · 2024371 okunma
126 syf.
·
Puan vermedi
İlgi delisi Lotte.
Acınacak olan aslında gerçekten Werther miydi yoksa Lotte mi? Neden Werther'in ona aşık olacağını bildiği halde devam etti konuşmaya onunla? Werther tüm onurunu ayaklar altına alırken; Albert ile Lotte için dostluk kurarken, Lotte hanımın aklı neredeydi? Werther, intihar edeceği silahı bile Lotte'nin elinden çıktığı için büyük bir zevkle kabullenmişti. Bu adam bu kadar oneitis geliştirirken Lotte'nin vurdumduymaz, hiçbir şeyi anlamamış ayakları samimi değil ancak bir o kadar da gerçek hayatın içinden bir kesit sunuyor.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021121,6bin okunma
Reklam
88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kelime oyunu mu, karmaşık hislerin aksı mı? Bir de iç döküntüsü...
Bu kitaba nerede rastladığımı hatırlamıyorum ancak ilk kez 2017'de okumuştum. O zamandan beri kitabın bende bıraktığı his hep hatırımdaydı. "Hah"ın bendeki yeri kişisel hikayemle ilgili de olabilir ama
Birgül Oğuz
Birgül Oğuz
'un özgün ve bir o kadar da şiirsel kaleminin bundaki payı yadsınamaz. Hah, ne kadar öykü kitabı olarak
Hah
HahBirgül Oğuz · Metis Yayıncılık · 2012365 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Sen Leyla değilsin, o da Mecnun değil...
》"...Her facianın zaman zaman komik anları olduğu gibi, her komedinin de sizi kahkahalarla güldürdüğü zaman dahi ardında gizli gözyaşları olabilir." diyor yazar kitapta. Adını da buna binaen koymuş anlaşılan. Ama içerisinde ironi de olduğu muhakkak. Çünkü kitapta komedi olduğu kadar bolca trajedi de mevcut. 》İçinde kaos, entrika,
Sevda Sokağı Komedyası
Sevda Sokağı KomedyasıHalide Edib Adıvar · Can · 2011562 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.