Ey herşey bitti diyenler
Korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler.
Ne kırlarda direnen çiçekler
Ne kentlerde devleşen öfkeler
Henüz elveda demediler.
Bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!
“Şu lanet olası yirminci yüzyılda asıl maharet, kişinin kendi duygusunu kendinden ayırıp mikroskop altına koymasından ibaretti. Onca karmaşadan sonra.”
“İnsan ölürken kendine, ne uğruna örüyorsun? diye sorduğunda, ansızın sarsıcı netlikte kapkara, kocaman bir boşluk ortaya çıkıyor. Pişmanlık duymadan ölmek istiyorsa, uğurunda ölmeyi gerektirecek hiçbir şey yoktur.”
“Kendini bir anda bomboş hissediyor, sanki ters çevrililip kendi üzerine dökülmüş gibi, bükülmüş deri kendi kemiklerini taşımak zorunda şimdi, iç organlarını ve etlerini de, ensesi ve omuzları ağırlık altında eziliyor.”