...insanlara nasıl konuşacakları öğretilse pek iyi olurdu. Dil sahip olduğumuz en asil araçtır, hem düşünceyi ortaya çıkarmak hem de saklamak için; konuşmak başlı başına bir tür ruhani harekettir ve karşılıklı konuşma sanatların en latifidir.
Bu sanatta pek çoğumuzun sınıfta kaldığı kesin. Ruhumuzla değil de çıkar üzerine kurulu bir dille konuşur hâle geldik maalesef. Böyle olunca da iletişim sorunu yaşayan ve birbirini anlamayan biribirlerine tahammül dahi edemeyen topluluklar peyda oldu. Özellikle çağımızda gözlemeleyebiliriz karşılıklı konuşmanın zayıflığını. Gönlümüzden çıkanlar çok nadir dilimize yansır hâle geldi. Velhasılkelam cümlemi bu sözle bitirmek isterim: Telekominkasyonun bu denli geliştiği çağımızda iletişim sorunu. Fazla yazıp sıktıysam özür dilerim. İyi okumalar. Esen kalın. :)
"Yek katre-i hûnest, sad hezârân endişe". Alıntınızın orijinali buymuş. Endişe, farsçada düşünce demekmiş. Başka bir yerde denk geldim tekrar bu söze. Aklımda sizin alıntınız kalmış. Sizde görmüştüm bu sözü paylaşmak istedim. Daha bir anlamlı geldi cümleyi kavrayınca. İyi okumalar dilerim.Esen kalın :)