..Ne farkederdi ki zaten? Herkes ölüyordu nasıl olsa; iyisi de kötüsü de,güçlüsü de zayıfı da,hayata dört elle sarılanı da,yaşamı aşağılayanı da… Herkes göçüp gidiyordu. Her şey göçüp gidiyordu.
..İnsan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz.Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz.Bekler,bekler,bekler,şakakları zonklayana dek düşünür,düşünür,düşünür.Hiçbir şey olmaz.İnsan tek başına kalır.Yalnızdır.Yalnız.
..Ah,ne olursa olsun bu canlılığın içine dalmalıydım,başkalarının bu nabız gibi atan,gülen,soluk alan tutkusuna bir şekilde ben de katılmalıydım,ne olursa olsun ben de içlerine karışmalı,damarlarında akmalıydım;kalabalığın ortasında iyice küçülmeli,adsızlaşmalıydım,dünyanın kirinin içinde bir tek hücreliden ibaret kalmalıydım,on binlerle birlikte çamurların içinde zevkten titreyerek kıvılcımlanan bir yaratık olmalıydım - ne olursa olsun bu bereketin,bu anaforun içine atlamalı,kendimi kendi gerginliğimden bir ok gibi fırlatmalıydım bilinmeyenin içine doğru,beraberliğin göklerine doğru.