Yavuz cetin

Yavuz cetin
@ayyascapulcu
zaman, insan ömrünü sessizce tüketen bir testere dir.
mimar
üniversite
istanbul
erzincan
9 okur puanı
Ocak 2015 tarihinde katıldı
merhaba, burada ki takipçilere, okuyuculara, yazarlara, yorumculara, velhasıl herkese merhaba. yaklaşık 24 ay oldu klavyeye dokunmadım,
Reklam
YÜZDE 92 DEMEK İSTERDİ Aziz Nesin’in yaklaşık 20 yıldır tartışılan... “Türklerin yüzde 60’ı aptaldır” çıkışı da... Yine 1982 Anayasa Referandumu’na dayanır. Tıpkı Müjdat Gezen’in yıllar sonra anlattığı gibi: “İzmir Torba’da şenlik vardı, İlhan Selçuk ve Aziz Nesin’le birlikte bir panele katılmıştık. Panelin konusu mizahtı. Birisi kalktı
aynı şarkıyı 100 kere dinleme manyaklığı olan..sabah suyu yüzüne çarparken suyun bileklerden dirseklerine akmasına uyuz olan..buzdolabını açıp boş boş baktıktan sonra kapayan..müzik duyduğunda gezerken klip tadında yürüyen..doğru insanı bekleyip yalnız kalan..makarna yerken en lüks lokantaada yemek yiyomuş gibi keyif alan..çift bölmeli çakmakta her iki tarafta gaz seviyesini dengeleme ihtiyacı duyan..girdiği kapalı bir mekanda ilk önce çıkış kapısının nerede olduğunu arayan..masaya oturduğu zaman ilk olarak ayaklarını koyacak yer arayan..iki eli birden doluyken elektrik düğmesini burnuyla açıp kapayan..otobüsü kaçırınca gurur yapıp arkasından koşmayan..hayatında hiç lost izlememenin eksikliğini hissetmeyen...eşşek kadar kızların 3 yaşındaki kızlar gibi konuşmalarına sinir olan ve anlam veremeyen..yolda giderken kaldırımdaki karo taşların çizgilerine basmamaya özen gösteren...gülünmemesi gereken yerde gelen gülme krizinin verdiği haz ve acıyı birçok kez yaşamış olan..bir türlü insanlara güvenmemesi gerekirken fakat her defasında aynı hataya düşen...kazanmışlıkları ve kaybettikleriyle güçlenen hayatı sil baştan yaşamayı seçen koca dünyanın bir nedeni de ben olayım diyen bir insanım..... bunu da bilmiyorum(çok yerlerde dolaşıyor)

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Her mutlu adamın yanında, gülen bir kadın vardır. Her mutsuz kadının yanında, dışarıda başkalarıyla kahkahanın dibine vurup evinde somurtan bir erkek vardır... arkadaşlar bu kime ait bilen var mı?
SENİ DÜŞÜNÜRÜM Seni düşünürüm Anamın kokusu gelir burnuma Dünya güzeli anamın Binmişsin atlıkarıncasına içimdeki bayramın Fırdönersin eteklerinle saçların uçuşur Bir yitirip bir bulurum al al olmuş yüzünü Sebebi ne Seni bir bıçak yarası gibi hatırlamamın Sen böyle uzakken senin sesini duyup Yerimden fırlamamın sebebi ne? Diz çöküp bakarım ellerine Ellerine dokunmak isterim Dokunamam Arkasından camın Ben bir şaşkın seyircisiyim gülüm Alaca karanlığımda oynadığım dramın Nazım Hikmet Ran
Reklam
HALKIN EKMEĞİ Bilin: Halkın ekmeğidir adalet. bakarsınız bol olur bu ekmek, bakarsınız kıt, bakarsınız doyum olmaz tadına,
Neylesem bu benim iç kavgalarımla? Pişmanlığım, kendime düşmanlığımla? Sen bağışlasan da ben yerim kendimi: Neylesem bu yüzkaram, bu utancımla? ömer hayyam
OKUL Mapus damı bana çok şey öğretti Ama en çok sabretmeyi Yalnızken kalabalık olmayı Kalabalıktayken de kendimle kalmayı Ve sürekli kavga edip Durmadan kendimle barışmayı Hiç göçünüp yüksünmeden İhanetlere katlanmayı Beş metrede beşbin metreyi yürümeyi Ve duvarların darlığında Dünyaları dolaşmayı Ve hepsinden de çok Bütün yuvarlakları yüreğimde bileyip sivriltmeyi İnsan olmayı insan olmayı.. AZİZ NESİN
HOŞÇAKAL GÜZEL DÜNYAM Hiç kimse buyur etmedi beni Bu dünyada hiçbir yere Ama açtım bütün kapıları tekmeleyerek Bütün engelleri göğüsleyip yıkarak Buyrun dediler o zaman incelikle Buyur ettiler Ve Buyurdum Elimden geldiğince görevimi yaptım Gülümsedim hıçkırıklarımı boğarak Sonunda kimsenin yorulmadığı denli yoruldum Artık kapılar açık kalsın Bundan sonra gireceklere Şimdi dinlenmeye gidiyorum Hoşcakal güzel dünyam. AZİZ NESİN
DESEM Kİ Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır, Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini, Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim, Senden kopardım çiçeklerin en solmazını, Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini. Desem ki sen benim için, Hava kadar
Reklam
GERMİNAL (Maden işçilerini anlatan en önemli bir romandır) Bonnemort Baba’nın dokuz kişilik ailesinde çocuklarla birlikte beş kişi çalışıyor, ama eve getirilen para ailenin karnını doyurmaya bile yetmiyor. Her gün sabahın 4’ünden öğleden sonra 3’e kadar, yerin 554 metre derinliğine ilerleyen açgözlü kuyu, o günkü nafakası olan işçileri yutuyor. İşçiler o dar karınca yuvasında, toprağın dört bir yanını oyup, onu kurt yeniği içindeki bir tahta gibi delik deşik ederek didinip duruyorlar. Madenden dönüldüğünde, temizlik, ortadan kesilip leğene dönüştürülen bir fıçı içinde, sonunda mürekkebe dönüşen aynı suda yıkanarak gerçekleşiyor. Çocuklar ikişerli yatıyorlar ve aynı odayı paylaşıyorlar. 15 yaşındaki Catherine, gelişmemiş sıska vücuduyla, hastalıklı dişetleriyle, madenci kıyafetleriyle, bir kızdan çok, tam bir oğlan çocuğuna benziyor. EMİL ZOLA
Sevmeyi Unutanlar İçin sevmeyi unutmuşsunuz kardeşler yalan her şey gibi aşklarınız da. yaşamı ölüm diye anlatıyorlar size yalanı gerçek diye. ne leylakların tomurundan haberiniz var ne önünüzden kara bir tabut gibi geçen geceden. sevmeyi unutmuşsunuz kardeşler yalan aşklarınız da. Behçet Aysan
Tenim kurudu hasretinden sulara adamıştım senin sulardan narin bedenini gözümde yaş kurudu oğul Göklerin poyrazına bağışlamıştım senin ölümünü, benim ecelimi bağrımda taş kurudu oğul Ateşin rahminden çalmıştım benim ihtiyarlığımı, senin sevdalara kurban ömrünü yaşamadığında kan kurudu oğul Vazgeçtim ben ecelimden sen de gel vazgeç bugün olsun hayın ölümden, zalım ölümden canevimde can kurudu oğul REFİK DURBAŞ
ne kadınlar sevdim zaten yoktular yağmur giyerlerdi sonbaharla bir azıcık okşasam sanki çocuktular bıraksam korkudan gözleri sislenir ne kadınlar sevdim zaten yoktular böyle bir sevmek görülmemiştir hayır sanmayın ki beni unuttular hâlâ arasıra mektupları gelir gerçek değildiler birer umuttular eski bir şarkı belki bir şiir ne kadınlar sevdim zaten yoktular böyle bir sevmek görülmemiştir yalnızlıklarımda elimden tuttular uzak fısıltıları içimi ürpertir sanki gökyüzünde bir buluttular nereye kayboldular şimdi kimbilir ne kadınlar sevdim zaten yoktular atilla ilhan
414 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.