Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
416 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
"Tarihî Nitelikte Bir Aşk Hikâyesi..."
Maya Duran , İstanbul Üniversitesi'nde Halkla İlişkiler bölümünde çalışan , eşinden boşanmış tek çocuklu bir kadındır. Maya , üniversite tarafından Prof.Maximilian Wegner adlı bilim insanını karşılama görevine tâbi tutulur. Bu vazife dolayısıyla da Maya'nın hayat akışı bambaşka bir yere gider. Maya oğlu Kerem'i mutlu edebilmek için , evini rahat bir şekilde geçindirmek için çabalayan bir kadındır. Yeri geldiğinde tasarruf yapan yeri geldiğinde de harcamalarını çoğaltan bir grafiği vardır. Onun hayatındaki en önemli amacı Kerem'in mutlu olabilmesidir. Eski eşi Ahmet , oğlunu sadece hafta sonları canı istediğinde görmektedir. Maya , oğluna karşı hem anne hem baba rolünü üstlenmektedir. Kerem; bilgisayar ve pornografi bağımlısı , içine kapanık , ergenliğin getirmiş olduğu duygu değişimini , özgüvensizlik problemi vb. sorunlar yaşayan bir çocuktur. Prof. Max ile tanıştıktan sonra Maya'nın hayatı baştan sona kadar değişir. Artık işten eve evden işe kafasından çıkar. Hayatında anlam aramaya başlar. Struma felaketinden etkilenen ve sevdiği kadın Nadia ile acıklı aşk hikâyesini dinlediği Max sayesinde dünyaya ve topluma olan bakış açısı değişir. Roman aslında tarihî bir romandır. Fakat ismine bakıldığında çoğu kişi aşk romanı zannedebilir ki ilk başta ben de öyle sanmıştım. Fakat Livaneli , karakterlerin otobiyografik şekilde yer vererek İkinci Dünya Savaşı yıllarını , 1942'de yaşanmış Struma felaketini , Hitler'in faşist politikaları , Alman-Yahudi çatışmalarını mükemmel bir şekilde işlemiştir.
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 2021136,7bin okunma
211 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Sahiden de hayat efsaneyi tekrar eder mi?
(Dikkat! spoiler içerir) Bayıldım! Mitler ve efsaneler ile dolu bir kitap. İki temel eser üzerinden konu anlatılır. Sophokles'in Kral Oidipus'u ve Firdevsî'nin Şehname'sinden Rüstem ile Sührab'ın hikayeleri arasında geçer. İlk eserde babayı öldürmek ikinci eserde oğulu öldürmek. Bu iki konuya hakim olmak önemli. Kitap ilk olarak Cem'in babasızlık ve yeni bir baba bulma heyecanı ile ilerler. Bir kuyu ustasının çırağı olarak Öngören'e gider. Burada Mahmut Usta'yı babası olarak görür. Cem, bunu üniversiteye hazırlık sınavı için dershane parasını biriktirmek amacıyla yapar ama kırmızı saçlı kadını görmesiyle her şey değişir. Maalesef babası olarak gördüğü Mahmut Usta'yı kuyuda terk etmesiyle ilk tren bileti ile annesinin yanına geri döner. Bu terk etmenin üzüntüsünü düşünmemeye çalışsa da acısını yıllarca yaşar. Aradan seneler geçer. İyi bir evlilik yapar işlerini büyütür sonunda zenginlik. Sonrasında sarpa saran bir karmaşa içinde sonunu kolaylıkla anlayabileceğiniz aynı zamanda fazlasıyla şaşıracağınız bir roman. Başta bahsettiğim iki konunun bir arada kullanıldığı yaşanacağı için efsaneye dönüşen hikayede tercih oğulun babayı öldürmesinden yana kullanılmıştır. Yazara fazla aşina değilim ancak incelemelere baktığım kadarıyla seveni de çok sevmeyeni de şahsen ben kurgusal olarak anlatılan hikayeyi sevdim. O kuyudan su çıkacak mı? Kırmızı saçlı kadın kim? Mahmut Usta öldü mü? Cem tutuklanacak mı? Ben merakla okudum. Benim için baştan sona akıcı bir kitap oldu okumanızı tavsiye ediyorum.
Kırmızı Saçlı Kadın
Kırmızı Saçlı KadınOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201950,5bin okunma
Reklam
613 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
21 Mayıs 2024/Anne&Baba Hac Hatmi "Toprak altında çürümüş, isimleri unutulmuş, nesilleri kesilmiş, bize de bir Fatiha okuyacak yok mu diyen kardeşlerimizin de ruhlarına hediye eyledik vasıl eyle...."
Kur'an-ı Kerim
Kur'an-ı KerimKolektif · Hayrat Neşriyat · 20234 okunma
304 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
hepsi benim hatamdır, beni çiğnemeye onları ben kendim alıştırdım.
Goriot babanın iki kızına olan aşırı sevgisinin ve kızlarının bu sevgi karşısında ki umursamaz ve bencil tavırların uzun betimlemeler ile anlatıldığı akıcı güzel bir eser. Fransız sosyetesinin tuhaf yaşamına ve iki yüzlü ilişkileri , fakir bir hukuk öğrencisi olan Eugene'nin yüksek sosyeteye girmek için uğraşları, Vautrin karakterinin ilginç yöntem ve tespitleri ve otelin diğer konukları. Keyifli okumalar dilerim.
Goriot Baba
Goriot BabaHonore de Balzac · Can Yayınları · 201714,9bin okunma
528 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
70 günde okudu
Yahudilerin Filistine göç etmelerinin ne zaman, nasıl ve nereden planlandığını, nasıl yönetildiğini, bataklık, kumul ve verimsiz topraklardan büyük bir azimle ve organizasyonla, ta Osmanlının son zamanlarından başlayıp, İsrail devletinin kurulmasına kadar giden yolu anlatan bir kitap. Bu fikri gerçekleştirmek için ömrünü bu uğurda bitiren baba oğul Edmond ve James Rothschild'in hayat hikâyesi. Anlatımda gerekli görmediğim fazlaca ayrıntı vardı. Kitabın tercüme olmasının, bazı cümlelerde okurun anlamasını zorlaştırdığını gördüm. Bir tercüme hatası vardı (yanlış anlaşılmasın), iki yerde 'el ve ağız' şeklinde bir ifade geçiyor, bu ifade cümlenin anlamını bozuyor, halbuki bu ifadenin ingilizce karşılığının 'hand-to-mouth' olduğunu düşündüğümüzde, anlamının 'kıt kanaat geçinmek' olduğu ortaya çıkacak ve tercüme edilen cümlenin anlam bütünlüğü sağlanacaktır.
İki Rothschild İsrail Devletinin Kuruluşu
İki Rothschild İsrail Devletinin KuruluşuSimon Schama · Alfa Yayıncılık · 201610 okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Bir Tereddüdün Romanı
Peyami Safa nın okuduğum ilk kitabi. 1.dünya savaşında ki burujuva dediğimiz (orta sınıf) insanların yaşam tarzlarını kaleme almış doğu ile batının ruh ile maddenin din ile bilimin zıtlıklarını ele almış. İnsanların madenileşecez, batılılaşacağız diye yaşadıkları hayatlardan ne derece mutsuz olduklarını gözler önüne seriyor. Asıl mağrifetin anne veya baba olmayı reddetmek olmadığı , kadın veya erkek olmanın verdiği incelikleri yani anne ve babalığı iliklerimize kadar yaşamak olduğunu anlatıyor. Çokta güzel olmasada okunur bir kitab bence.
Bir Tereddüdün Romanı
Bir Tereddüdün RomanıPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20207,1bin okunma
Reklam
104 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Zaman zaman hüzün, zaman zaman öfke, zaman zaman da kıskanç duygularla yazılmış hüzünlü bir kitaptı. Hüzün var çünkü iki evladı da engelli olan ve birini küçük yaşta kaybetmiş bir babanın tüm bunlarla baş etmeye çalışmasını görüyoruz. Öfke var çünkü neden benim iki çocuğum da engelli, neden ben bu zorluklarla yaşamak zorundayım diye sürekli sorgulayan bir baba var karşımızda. Ve evet kıskançlık da var çünkü etrafında sağlıklı çocuklarını okula götüren, onlarla eğlenen, gülen diğer ebeveynleri görmek yazarımıza bazen ağır geliyor. Kitap Jean-Louis Fournier'ın kendi çocuklarını anlattığı bir öz yaşam eseri. Hissettiği hiçbir duyguda onu yargılamadım, okurken zaten sürekli empati yaparak okuyorsunuz. Bir yandan çocuklarının engelleri yüzünden ne kadar zor bir hayat yaşadıklarını düşünerek çocuklara ayrı, eşi terk ettiği için çocuklarına tek başına bakmaya çalışan yazara ayrı üzülüyorsunuz. Dışarda gördüğümüz vakit istemsizce gözümüzü dikip baktığımız engelli hayatların arka planında çok zor yaşantılar gizli. Hem yaşayan hem de tanık olan için. Yazarın anlatımı gerçekten çok içten ve kalemi inanılmaz akıcı. Daha önce de Asla Kimseyi Öldürmedi Benim Babam kitabıyla yazarla tanışmıştım ve her iki kitabı da başladıktan bir saat sonrasında bitiyor zaten. Kısa ama oldukça öz. Kitaplarının kapağını kapadıktan sonra yazarın anlattıklarını içinizde hissediyor ve elinizde olmadan hüzünleniyorsunuz. Diğer kitaplarıyla da mutlaka yazarı okumaya devam edeceğim ve size de mutlaka tavsiye ederim.
Nereye Gidiyoruz Baba?
Nereye Gidiyoruz Baba?Jean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20093,001 okunma
360 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Bu kitapta da Jo Marie yeni konuklar ağırlamaya devam ediyor. Bir baba kız ilişkisi, kurtarilmaya çalışılan bir evlilik ve tabiki jo marie ve mark (Mark mi demeliyim yoksa sen mi gerçek adını açıklamak istersin Spoiler yok :)) son satırlarda ipucu verildi çok şükür. Biz 4.kitapla devam:) seviyoruz Debbie Macomber
Aşk Mektupları
Aşk MektuplarıDebbie Macomber · Epsilon Yayıncılık · 2016225 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Yorumumu okuyanlar hatırlayacaktır bir süre önce sizi Bozcaada‘da lezzetli mezeler yapan nefis bir mekana götürmüş ve Melda ile tanıştırmıştım. Adsız Melda’nın işlettiği restoranın adıydı ve adını restorandan alan o enfes kitap bize Melda‘nın hayatından etkileyici bir kesit sunmuştu. Başrolde Melda vardı ve hayran olmuştuk dik duruşuna ama bir de
Çıkış
ÇıkışMeltem Akhan · Banliyö Kitap · 20243 okunma
150 syf.
8/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Selamlar bu hafta biten bir diğer kitabım da meksikalı yazar juan rulfo'nun Pedro paramo isimli yazılan tek romanı oldu.Daha önce de yazardan ova alev alev ismindeki hikaye kitabını okumuştum.Yazar kitaplarında bir çok teknik uygulamış iç monolog,bilinç akışı,monolog gibi.Bu nedenle okuması ve anlaması biraz çetrefilli diyebiliriz.Ama bu tekniklerle yazılan kitapları sevenler için keyifli olacağına eminim. **! Kitaptaki olaylar Pedro Paramo'nun,köyün zengin toprak ağasının etrafında dönüyor.Yoksulun hakkını,haklarını yiyerek varolmuş,istediği gibi köy de at koşturmuş bir karakter.Bir gün juan Preciado hasta annesinin isteği üzerine hayaletli köy Comala'ya doğru yola çıkar babasını aramak ve bulmak üzere.Fakat babası Pedro Paramo aslında bir çok kadınla ilişki kurmuş ve oğlunu da yok sayan bir adam.Kitabın ilk yarısında pedro paramo'nun oğlunun onu arama yolculuğu ve yolda dinlediği hikayeler bir yarısında da köy de gelişen olaylar anlatılmış..Kitap baba oğul ilişkisi,yoksulluk,şiddet ve ahlaki tükeniş gibi konuları ele alıyor. ** Juan Rulfo Meksika edebiyatının önemli yazarlarından bir tanesi hatta marquez'le bile karşılaştırılmış kitapları.Meksikayı merak eden ve bu kültürden bişeyler okumak isteyen herkesin yolu bir gün juan rulfo ile kesişecektir.Tüm meksikalı yazarlar bir tablo da toplansaydılar rulfo en başlara konulurdu mutlaka. Bana sorarsanız ova alev alev de çok güzeldi.İkisini de keyifle okudum..
Pedro Paramo
Pedro ParamoJuan Rulfo · Doğan Kitap · 20191,279 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.