Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Elif Gidik

Elif Gidik
Bir kitabı okumaya başladı
Başlangıç
BaşlangıçDan Brown
8.4/10 · 22,3bin okunma
Reklam
Elif Gidik
2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
1/20 kitap - %5 tamamlandı
1 kitap okudu
20 kitap
158 sayfa
0 inceleme
0 alıntı
13 günde 1 kitap okumalı.
158 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Teneke
TenekeYaşar Kemal
8.5/10 · 9,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kotu biri olmamak bir yana, herhangi bir sey olmayi da beceremedim: Ne kotu, ne iyi, ne alcak, ne namuslu, ne kahraman ne de haserenin biriyim. Simdi bir yandan kosemde pinekliyor, bir yandan da aci, faydasiz bir teselliyle avunuyorum: Zeki insanlar asla bir baltaya sap olamaz, onlar yalniz aptallardir. Evet efendim, on dokuzuncu yuzyil adami en basta karaktersiz olmali, boyle olmaya manen mecburdur; karakter sahibi, caliskan bir insansa oldukca dar kafalidir. Kirk yillik bir omurden sonra bu inanca vardim.
Sayfa 5 - Is bankasi kultur yayinlari
Reklam
Tarihin akışını, çalkantılarını ve liderlerin bu güçler içindeki hareket tarzını anlamadan tarihi anlayamazsınız. Bir lider, liderliğini mümkün kılan koşulları korumaya çalışır. Bu yüzden de “yabancı” kavramına ihtiyacı vardır. Sizi uyarıyorum. Kariyerimi özenle inceleyin. Ben hem lider hem yabancıyım. Aynı zamanda Devlet olan Kilise’yi yaratmakla yetindiğimi varsayma yanılgısına düşmeyin. Bu lider olarak görevimdi ve tarihte örnek alabileceğim birçok model vardı. Yabancı olarak rolümü anlamak için, çağımın sanat eserlerine bakın. Sanat barbardır. En gözde şiir tarzı? Epiktir. En popüler dramatik ideal? Kahramanlıktır. En popüler danslar? Vahşi ve esriktir. Moneo bunu tehlikeli bulmakla kendince haklı. Ne de olsa hayalgücünü körükleyen bir şey. İnsanların onların elinden neyi aldığımı görmelerine yol açıyor. Onların elinden neyi mi aldım? Tarihe iştirak etme hakkını.
Sayfa 461 - İthaki yayınlarıKitabı okudu
Sözel imgeler daha söylenir söylenmez çarpılmaya başlar. Bir dille kaynaşmış fikirler yalnızca o dille ifade edilebilir. Egzotik sözcüğünün anlamı budur. Nasıl da hemen çarpılmaya başladı, görüyor musunuz? Çeviri egzotik karşısında yetersiz kalır. Burada konuştuğum Galach dili kendini dayatır. O dışsal bir referans çerçevesi, özel bir sistemdir. Her sistemin içinde tehlikeler gizlenir. Sistemler yaratıcılarının sorgulanmamış fikirlerini barındırır. Bir sistemi benimseyip inançlarını kabul ettiğinizde, değişime karşı gösterilen direnci güçlendirirsiniz. Bazı şeylerin giçbir dilde ifade edilemeyeceğini Duncanlara söylemem işe yarar mı? Ahh ama Duncanlar tüm dillerin bana ait olduğuna inanır.
İthaki yayınlarıKitabı okudu
Çoğu uygarlık korkaklık üzerine kuruludur. Korkaklığı öğreterek insanları uygarlaştırmak öyle kolaydır ki. Cesarete yönelten standartların çıtası alçaltılır. İnsanların iradesi kısıtlanır. İnsanların arzuları kontrol altına alınır. Ufuklara çit çekilir. Her hareket için kanun koyulur. Kaosun varlığı inkar edilir. Çocuklara yavaş nefes almaları bile öğretilir. İnsanlar ehlileştirilir.
İthaki yayınlarıKitabı okudu
Nesillere evrimleşmeleri için yeterli zaman verildiğinde, yırtıcılar avlarında sağ kalmaya yönelik adaptasyonlara yol açar, bu adaptasyonlar da döngüsel geribesleme süreciyle yırtıcıda değişiklikler meydana getirir ve bunlar avı tekrar değiştirir.. böylece döngü sürer gider. Birçok büyük güç için de aynı şey geçerlidir. Dinleri de böyle büyük güçler arasında sayabilirsiniz.
İthaki yayınlarıKitabı okudu
Gerillalar genellikle ne der, bilir misiniz? İsyanlarının ekonomik savaşla durdurulamayacağını, çünkü zaten bir ekonomiye sahip olmadıklarını ve devirecekleri kişinin sırtından parazitçe beslendiklerini söylerler. Oysa o salaklar kaçınılmaz olarak ödemek zorunda kalacakları bedelin farkında değildir. Hep aynı hatalara düşerler. Bu hataların aynısını kölelik sistemlerinde, sosyal devletlerde, kast sistemli dinlerde, sosyal bürokrasilerde.. kısacası bağımlılık yaratıp bunları sürdüren her sistemde görebilirsiniz. İnsan parazitliğe alışınca, konaksız yaşayamaz hale gelir.
Sayfa 392 - İthaki yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ne olduğum ancak zamansızlığın farkındalığıyla anlaşılır; o farkındalık ki ne teşvik eder ne de yanıltır. Benliksiz ve merkezsiz bir alan, ölümün bile sadece analoji haline geldiği bir alan yarattım. Sonuçlara ulaşmak umrumda değil. Hiçbir hedefi ya da arzusu olmayan, kusursuzluk ve hatta başarı hayali bile kurmayan bu alanın varlığına izin veriyorum, o kadar. Her yerde mevcut olan ilkel farkındalık, bu alandaki tek şey. Bu evrenimin pencerelerinden içeri akın eden ışık. -Çalıntı Günlükler-
İthaki yayınlarıKitabı okudu
Monarşinin ve benzeri sistemlerin işleyişinde, tüm politik formlar için geçerli bir mesaj vardır. Her hükümetin bu mesajdan faydalanabileceğini sahip olduğum bellekler sayesinde biliyorum. Hükümetlerin yönettikleri halka faydalı olabilmeleri ancak doğalarında var olan tiranlık eğilimi dizginlenirse gerçekleşir. Monarşinin öne çıkmış niteliklerinin yanı sıra bir takım iyi yönleri de vardır. Devlet bürokrasisinin boyutunu ve asalaklığını azaltabilirler. Gerektiğinde hızlı karar alınmasını sağlayabilirler. İnsanoğlunun kadim ataerkil (kabilsel/feodal) hiyerarşi talebini karşılarlar, ki bu hiyerarşide herkes yerini bilir. Yerini bilmek önemlidir, bu yer geçici bile olsa. İnsanın aynı yerde kalmaya zorlanması bunaltıcıdır. Bu yüzden tiranlığın ne olduğunu en iyi şekilde, yani örnekler vererek öğretiyorum. Bu yazdıklarımı binlerce yıl sonra okuyacak olsanız bile tiranlığım unutulmayacak. Altın yol’um sayesinde unutulmayacak. Artık mesajımı bildiğinize göre, herhangi bir hükümete yetki verirken son derece ihtiyatlı olacağınızı umuyorum. -Çalıntı Günlükleri-
İthaki yayınlarıKitabı okudu
“Hiçbir şey kaynağından kopuk değildir,” dedi Leto. “Gelecekleri görmek, kesintisiz bir akışı görmektir; herşey bu akıntının içinde, şelalenin dibinde oluşan kabarcıklar misali şekil bulur. Onları görürsün, sonra da akıntıda yitip giderler. Nehir sona ererse, kabarcıklar hiç var olmamış gibi olur.
Sayfa 289 - İthaki yayınlarıKitabı okudu
128 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.