SALİH MİRZABEYOĞLU RÖPORTAJI... (Sansürsüz)
- "O bir fikir adamı... Bir şair... Bir romancı... Bir hikâyeci... Boksta Türkiye şampiyonluğu olan bir sporcu... Ve belki de burada ilk kez duyacağınız şekliyle; hat sanatı ile modern resmi yepyeni bir terkipte buluşturup çığır açan bir ressam...
Siyaset, sanat, felsefe, hukuk, etimoloji, mitoloji, edebiyat, matematik, fizik, iktisat,
Pişmanlık
Hayatım boyunca beni en çok yoran duyguyu sorsalar pişmanlık derim. İnsan bir anda verdiği kararların pişmanlığını bir yıl belki birkaç yıl ya da ömür boyu çekebiliyor. Bazen iyi tarafını görmeye çalışıyor, bulamıyor. Kendine kızıyor, belki akılsızlıkla suçluyor.
Mutlaka duymuşsunuzdur hatalar, pişmanlıklar iyidir derler. Yaptığınız her yanlışın doğrusunu öğrenirsiniz, size ders olur. Her zaman öyle oluyor mu ya da olacak mı? İnsan sormadan edemiyor. Ömür boyu o pişmanlıkla yaşayacağını düşünüyor. Seçimlerini sorguluyor, yaşanabilecek farklı bir yaşamı olacakken kendini mecbur bıraktığı yaşama üzülüyor.
Basit pişmanlıklar ders alınabilir nitelikte olabilir ama insanın hayatının dönüm noktalarında yaptığı hatalar o kadar tatlı görünmüyor gözüne maalesef. Ders alsa bile bazı şeyler için çok geçtir çünkü. Değiştirmek ister, değiştiremez. Zamanı geri almak ister, alamaz. Geriye sadece yanlış seçimden doğacak olan güzel bir sonucu beklemek kalıyor. Tabii mümkünse...
Bazen yaptığımız hatalar hata değildir. Kendimizde gördüğümüz yanlışlar aslında yanlış değildir. Madalyonun görünmeyen yüzü bizi şaşırtabilir. Bunun için de sabretmek gerekir. Çünkü her bilgi sahibinin üzerinde daha iyi bilen 'Bir'i vardır.
Zenğinliğe doğru büyük adımlar. Okumaya değer.
Tamam o zaman, zengin olmaya gerçekten kendinizi adamış iseniz ve spesifik, elle tutulur bir hedef belirlediğinizi varsayalım. Başka nelere ihtiyacımız var? Diğer herhangi bir hedef gibi üzerinde durmamız gereken başka noktalar da mevcut. Eğer bu noktaların üzerinde durup, bu tutumunuzda kararlı olur, her gün bu noktalara yönelik eylemler
Daha Mutlu Bir Yaşama: HAYIR!
❗Şimdi elinizdeki telefonu, laptopu, tableti ya da karşınızdaki bilgisayarı, televizyonu artık her nereden izliyorsanız, bırakın desem size. Sonra çıkın, sadece üzerinize bir palto alın. Ben de alayım, ayağımıza da bir çift ayakkabı. Sonra çıkalım bu dört duvar arasından. Sahip olduğumuz her şeyi arkamızda bırakalım. Yapabilir miyiz? Yapamayız
"Salih Mirzabeyoğlu Mülakatı -Yeni Şafak- Sansürsüz!"
Yeni Şafakda bugün çıkan Salih Mirzabeyoğlu Roportajından çıkartılan kısımlarında olduğu, roportajın eksiksiz ve tam hali.
O bir fikir adamı...
Bir şair...
Bir romancı...
Bir hikâyeci...
Boksta Türkiye şampiyonluğu olan bir sporcu...
Ve belki de burada ilk kez duyacağınız şekliyle; hat sanatı ile modern resmi yepyeni bir terkipte
SOKRATES’İN SAVUNMASI
•••
Atinalılar! Beni suçlayanların üzerinizdeki tesirini bilemiyorum; fakat sözleri o kadar kandırıcı idi ki ben kendi hesabıma onları dinlerken az daha kim olduğumu unutuyordum. Böyle olmakla beraber, inanın ki doğru tek söz bile söylememişlerdir. Ancak, uydurdukları birçok yalanlar arasında, beni usta bir hatip diye göstererek sözlerimin
Takıldığında adımlarını dansa çevir ;)
Bu şarkı ... Muhtemelen hepiniz duymuşsunuzdur. Benim için yeri apayridir. Hikayeye şuradan başlamak istiyorum çok önceye gitmeden; Hayatımın en çıkmazdaki dönemiydi.Neyi nasıl yapacağımı bilmiyordum bildiğim tek şey kendi devrimimi gerçekleştirmek olduğuydu.cesaret ve korku birbiri ile kavga Edip duruyordu içimde ... Düşünüyordum sürekli zaten bu hastalığa (düşünme hastalığı) o zaman yakalandim.O dönemden beri zihnim hep dolu maksimum 10 dk birseyleri düşünmeden durabiliyorum ...
Arabada seyir halinde iken bu şarkı denk geldi radyoda ilk aşamada hiç dikkat etmedim nakarata girdiğinde dikkatimi çekti "never give up !" Asla vazgeçme diyordu ... Biraz daha dikkatli dinleyince yarım İngilizcem ile bunun bir işaret olduğunu hissettim ... Eve gider gitmez şarkıyı belki yüz kez dinledim ses ritm melodideki o tılsım beni bayağı etkiledi ... Biliyorsunuz zaten deli gb müzik dinlerim ..
Akabinde evet vazgeçme evinin yolunu bul kimsenin moralini bozmasina izin verme dedim.JJ rousseau ,frederic gros, osho derken, gözümü karartmistim... Aldığım radikal karar ile yeni bir hayata başladım Kalp ritmi kadar inişli çıkışlı duygusal anlamda fazlasiyla değişken bir hayat yaşıyorum... Eğiliyorum ama devrilmiyorum.Bazen dizim kanıyor umursamadan devam ediyorum. Çünkü bu kararı ben aldım kimseyi sorumlu tutamam.yanlisiyla doğrusuyla benim tercihlerim doğrultusunda ilerliyor ...
Velhasıl ; şarkı deyip geçmeyin anlamıyorum deyip geçmeyin belki hayatınızın şarkısı olur ...
Kim bilir ;)
İşte o şarkı ...
youtu.be/ztyi-Ly1rKo
Yabancı Gözüyle Türkiye
Arkadaşlar, ilginç ve yer yer komik bir yazı biraz uzun ama vakit olunca okunabilir Pierre Flener, bir süre Ankara'da çalışmış Lüksemburglu genç bir akademisyen. İnternet'te gezinirken Türkiye'ye ve Türk insanına dair tuttuğu "sosyolojik günlüğü" gördüğümüzde, Evrensel Pazar için uygun bir malzeme yakaladığımızı düşündük. Yaklaşık on gün