KEL YETİM
Ambarın kapısından giren ışık rutubetli duvarın yaşlarını silerken,haznedarın sesi duyuldu-ey amil git şu bakkaldan eksilenlerimizi al
-hay huy
Dağ başı bakkalı diyip geçmeyin yok yok!
-eksilenlerimiz var tamamlamaya geldim.
-hay hu -raflar indi kalktı ne tartı tartı ne heybe heybe
Listede büyük harflerle akılda akıl,bir eksik de acı
Dışarda oynayan kel bir çocuk
Hoş edelim gönlünü okşayalım başını dedi-uzatma elini boşuna bende okşanacak saçlar çoktan döküldü
Liste eksik heybe yırtık
- son bir eksik var Listede adı yok bakkalda yeri var
Tarif etti adam şu dolabı aç ordan alabilirsen al
Sapı yok tutasın güçsüz değil kırasın
-of dedi puf dedi açıldı
İçerde gölgeler savaşı
Çek al dedi cisim nerde madde nerde
Kapandı Kapı son ses herkes aklı kadardır Kime dedi ne oldu
Kel çocuk mutlu
Bizim haznedar acıya bal kaymak
Bitti yol gitti güneş rutubette rutubet
Yattı amil entarisinden çıkardı gizlice aldığı gölgeyi saldı semaya
Yok dedi gölge indi katman katman. Doldurduk koyduk eksildik vesselam
"Kederi anlamayan nesle aşina değiliz."
Denizlerden
Esen bu ince havâ saçlarınla eğlensin.
Bilsen
Melâl-i hasret ü gurbetle ufk-i şâma bakan
Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin!
Ne sen,
Ne ben,
Ne de hüsnünde toplanan bu mesâ,
Freyja
Bir damla dudağı oturdum öylece seyrettim,
Öylece seyrettim.
Çayım, aşım yoktu ama yine oturdum seyrettim,
Bayağı hoşuma gitti.
O bana baktı güldü,
Ben hiç güldüğüne aldanmadım,
Hep oturdum dudaklarını seyrettim.
Kır bahçesi dudak aralarını seyrettim,
Konuşsaydı bahar gelecekti.
Buz gibi havayı umursamadım,
Oturdum öylecene dudağını
Ve bir dünya gizine saklanıyorum bayım, elle tutulur hiçbir şeyim kalmadı ortada. Aydınlık usul usul sızıyor bedenime, gözlerim kırmızılıklara gebe. Alışmışım siyahın en koyu tonuna, beyazın ışığı zarar veriyor bana... Her şeyim hazır bayım seni yazmak,seni anlatmak için. Yalnız kelimelerim... Kelimelerim sınırlar çiziyor bana. Mutsuzum bayım,
Yorgunum dostlar şiiri .
Kalmadı şu bende bir gram neşe
Yılların yükünden, yorgunum dostlar,
Bal yersem yağ yersem, dokunur dişe,
Sormayın halimi, yorgunum dostlar.Kaderim kötüymüş, çektirdi bana,
Günyüzü ne bilmem, hayattan yana,
Üstümden geçti’ de, yağmur sel bora,
Yıkıldım yerlere, yorgunum dostlar.Kader beni, dağdan dağa fırlattı,
Genç yaşta, dert verdi erken bunattı,
Can aldı, can verdi, baştan yarattı,
İşte ben bu yüzden yorgunum dostlar.Yıllar var, hiç uyku girmez gözüme,
Hiç kimsem, gelip de bakmaz derdime,
Düşman var, karşımdan güler halime,
Bu yüzden herkese kırgınım dostlar.Uğramaz hiç kimse bana geçerken,
Bıktım ben her akşam yol gözlemekten,
Zevk almaz oldum ben yemek içmekten,
Şu ölüm nerede, yorgunum dostlar.
“ Ahmet Yüksel Şanlı Er “
8 Aralık Cuma 2023
Umut et olucak
AŞK ŞÖYLE DE OLSUN
Biliyorum beklersin beni,
Dualar kabul olduğu anda.
Duydum ki görüp istemişsin beni,
Melekler söyledi "sabrı var" diye.
Bir sabır tutmuş alışkanlık,
Görsen heyecana saracaktı kalbin.
Biliyorum bir gün ansızın,
Felâketin olmuş İstanbul'da,
Bir umarsız yağmur sonrasında,
İşte tek beklediğin olacağım.
Birikmiş öyle hayallerin var
dün kendime noel temalı pijama altı aldım. bu şekil iki tane daha var bende gerçi de bu daha noelli (ne demekse artık), noel babalı değil ama, onu o kadar tutmuyorum. hayatta özendiğim tek şey noel atmosferi ya allahın cezaları bu konseptte beni fena ele geçirmişler.