Aramızda yaşananlar için çok üzgünüm. Neden hayatının yıllarını boşa harcadığımı düşündüğünü anlayabiliyorum ve dürüst olmak gerekirse sana katılıyorum. Benimle yıllarını ve zamanını boşa harcadım. Bencil ve olgunlaşmamıştım ve birlikteyken işlerin yolunda gitmediğini düşünüyordum. Artık bunu yapamayana kadar beni tatmin etmek için her şeyi yapmana izin verdim çünkü bu benim için çok fazlaydı, bu bir verme ve alma, sadece sen değil ikimiz de %100'ümüzü veriyoruz. Ben sana senin bana davrandığın kadar iyi davranmadım, özür dilerim. Bu kadar tartışmamızdan, bu kadar ağlamamızdan, bu kadar mücadele etmemizden nefret ediyordum. Çoğu bendim, kötü bir erkek arkadaş, arkadaş ve sevgiliydim. Aşka ve kendime karşı çarpık bir bakış açım vardı ve birlikte geçirdiğimiz zamanı kendim sabote ettim. Sen benim en kötümü değil, en iyimi hak ettin. Üzgünüm, değişmeye ve senin için bir an önce daha iyi olmaya çalışmak için bile hiçbir şey yapmadım. Şu anda bile hâlâ sorunlarımızın olduğunu biliyorum ve bunun için üzgünüm, işlerin bizim için iyi olmasını ne kadar istediğimi bilemezsin. Sen harika bir kadınsın. Aklınızda 5 yıl boyunca hayatınızı mahveden bir adam olarak hatırlanırsam anlarım. Kabul edeceğim, sana olması gerektiği gibi davranmadım, ister inanın ister inanmayın, size nasıl davranmam gerektiğini ve neyi hak ettiğinizi biliyorum, öyle olmadığım için kendime ve kendimle mutlu olmaya o kadar kapılmıştım ki Mutlu olmana izin vermeyeceğim. Bunun için üzgünüm. Beni Affet lütfen. Sana yaptıklarımdan dolayı kendimi asla affetmeyeceğim.
ÇÖLDE ZERREYİM
Bitmeyen var ise dinlesin dostlar Bir ana rahminde dölde zerreyim. Yolunu şaşıran ünlesin dostlar Toz duman içinde çölde zerreyim. Kimisi üzüldü boynunu büktü Kimisi hıçkırıp gözyaşı döktü Kimisi katlandı kahrımı çekti
Reklam
Friedrich Hölderlin
Friedrich Hölderlin
Şendir dönüşü gemicinin yuvaya sakin akıntının üstünde, Uzak adalardan, bereketli olmuşsa hasadı; Öyle dönerdim ben de yurda, toplayabilseydim İyilikleri acılar kadar. Siz sevgi kıyılar, beni yetiştiren bir zamanlar, Dindirir misiniz acılarını sevginin, vaat eder misiniz Siz gençliğimin ormanları, geldiğimde Huzuru yeniden bana? Serin dere kıyısına, dalgaların oyunlarını, Akıntının yanma, kayan gemileri gördüğüm, Varırım hemen şimdi ve sararsınız beni, Ki sarmalanmış gibi sağala yüreğim, Siz sadıklar! Ama bilirim, bilirim, Çabuk sağalmaz bu sevgi acım benim, Söylemez hiçbir umut şarkısı bu, avunan Ölümlülerin söylediği gibi gönülden bana. Çünkü onlar, bize göksel ateşi ödünç verenler, Tanrılar, kutsal toprağı da bağışlar bize. Kalsın bu öyleyse. Bir oğlu gibiyim ben Yeryüzünün: Sevmek için yaratılmış, acı çekmek için.
GECE YARISI YOLCULARI | 13
GÖKHAN Evin her yeri karanlığa boğulmuştu. O ise hala çalışma odasındaydı. Masasında küçük bir lamba ve karısının fotoğrafı vardı. Kaça kadar saymalıydı, kaça kadar uyumamalıydı? Karısının sözleri kulağında çınlıyordu, ''Her şey güzel olsun, yine eskisi gibi mutlu olalım. Seni seviyorum...'' Oturduğu yerden kalktı. Koridora
lütfen oku yabancı,
Acı… Binlerce çeşidi var acının da, aşkında. Bizim yaşadığımız neydi? Aşk mı, savaş mı, intikam mı yoksa aldatmaca mı? Neydi önceleri bizi bir arada tutan, sonraysa düşman eden şey? Sordun mu hiç kendine bize ne oldu diye? Ah, bize ne oldu?.. Öyle çok düşündüm ki bu soruyu, artık anlamını yitirdi bende. Öyle çok cevap aradım ki… Ama her seferinde
GECE YARISI YOLCULARI | 9
Yarım saattir bekleyen Candan hem sıkılmış, hem de meraklanmıştı. Kapıya doğru ilerledi ve akan su sesini duydu. Bu kanlı oda onu iyice boğmuştu ve aşağı inip, bir sigara içmeye karar verdi. Tam o sırada Duygu seslendi, "Candan!" "Efendim!"
Reklam
82 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.