Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Anlayan biri savaşmayı bırakır. O, yüzmeye bile çalışmaz, sadece kendini sele bırakıverir. Bu akıntıyı araç olarak kullanır; onunla bir olur ve onunla birlikte hareket eder. Işte buna teslimiyet derim ben! Eski kutsal kitapların, "kendini adamış insan" tanımı da buydu. Teslim olduğunda artık yoksundur. Artık rüzgar nereden eserse oraya giderisin. Kendine ait bir iraden yoktur. Bu daima böyle olmuştur.
303 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Anlayan biri savaşmayı bırakır. O, yüzmeye bile çalışmaz, sadece kendini sele bırakıverir. Bu akıntıyı araç olarak kullanır; onunla bir olur ve onunla birlikte hareket eder. Işte buna teslimiyet derim ben! Eski kutsal kitapların, "kendini adamış insan" tanımı da buydu. Teslim olduğunda artık yoksundur. Artık rüzgar nereden eserse oraya giderisin. Kendine ait bir iraden yoktur. Bu daima böyle olmuştur. Zihnimiz yaşanılan olumsuzluklar karşısında hemen açıklama yapma çabasına girerek tez ve antitezler üretmeye başlar. Bu durumda zihni susturup kabullenme anlarıdır teslimiyet. Bütünü anlayıp kavrayabilmek adına teslimiyeti sindirmemiz gerek. (Gerçek sevgi sessizdir, bütünden gelir, yargılamaz ve nolursa olsun hep oradadır.) Olan her şeye müdahale etme duygusu insanı yıpratmakta.  Her enerji çözüm arar, denge ister ve genişlemek ister. Doğanın nasıl mükemmel bir dengeyle bütünleştiğini seyredin. Kendinizi ahenge bırakın zorla, baskıyla, sert bir şekilde değil; kolay ve yumuşak bir şekilde kendinizi etrafınızdaki hayatla birleştirin, teslim olun. Ne karanlık ışığı yenmeye çalışır ne de ışık karanlığı... İkisi de yeni bir anlayışa ulaşıp yeni enerjide genişlemek ister, çözüm ister. Sevgiyle kalın
Benim Yolum Beyaz Bulutların Yolu
Benim Yolum Beyaz Bulutların YoluOsho · Butik Yayınları · 200825 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Anlayan biri savaşmayı bırakır. O, yüzmeye bile çalışmaz, sadece kendini sele bırakıverir. Bu akıntıyı araç olarak kullanır; onunla bir olur ve onunla birlikte hareket eder. Işte buna teslimiyet derim ben! Eski kutsal kitapların, "kendini adamış insan" tanımı da buydu. Teslim olduğunda artık yoksundur. Artık rüzgar nereden eserse oraya giderisin. Kendine ait bir iraden yoktur. Bu daima böyle olmuştur. Zihnimiz yaşanılan olumsuzluklar karşısında hemen açıklama yapma çabasına girerek tez ve antitezler üretmeye başlar. Bu durumda zihni susturup kabullenme anlarıdır teslimiyet.
Benim Yolum Beyaz Bulutların Yolu
Benim Yolum Beyaz Bulutların YoluOsho · Butik Yayınları · 200825 okunma
Hedef şimdi ve burasıdır. Hedef bir kez başka yere kaydı mı zihin de yolculuğuna başlamış olur. Zihin düşünmeye başladığında bir süreçte başlamıştır. Gelecek oradaysa zihinde akabilir, kendine akacak bir yol bulabilir; hareket alanı vardır artık. Amaçla birlikte gelecek devreye girer, zaman devreye girer. Beyaz bir bulut gökte uçar durur, zaman yoktur çünkü o ne bir geleceğe, ne de bir zihne sahiptir. O, şimdi ve buradadır. Her an büsbütün bir sonsuzluktur.
Sayfa 8 - Butik YayıneviKitabı okudu
Hayat bir problem olarak ele alınmamalıdır. O yola bir kez saparsan kaybolursun. Hayat bir kez problem olarak görülmeye başladığında asla çözülemez. Felsefenin hareket biçimi budur yani felsefe daima yanlış yönde hareket eder. Doğru felsefe diye bir şey yoktur: olamaz da. Her türlü felsefe yanlıştır. Felsefe yapmak yanlıştır çünkü felsefe daha ilk adımında, hayatı bir problem olarak ele alma gibi temel bir hataya düşer. Hayat bir kez probleme dönüştü mü, çözümsüz hale gelir. Hayat bir problem değil bir gizemdir; dinin ona el aldığı gibi.
Sayfa 10 - Butik YayıneviKitabı okudu
İnsan hayatının sefaletlerinden biri budur; aşkta bile ilişki yaratırız. O zaman aşk elden kaçmış olur. Aşk, bir ilişkiye dönüşmemelidir. Sevene veya sevilene dönüşmelisin. Diğerine dönüşmeli, onun da sana dönüşmesine izin vermelisin. Arada iç içe geçmiş olmalı, ancak o zaman anlaşmazlıklar sonra erimeye başlar; yoksa aşk bir ihtilafa, bir mücadeleye dönüşür. İnsanın, ilişkiden ötesine aklı ermez çünkü kendimizi yokmuş gibi düşünemeyiz. Varızdır. Bunu ne kadar saklamaya çalışsakta oradayızdır. Ego derinlerde bir yerlerde durmakta idare etmeye devam etmektedir.
Sayfa 14 - Butik YayıneviKitabı okudu
Reklam
Zihin meraklıdır; her şeyin “niye” sini bilmek ister. Ama bu zihne ait bir hastalıktır ve tatmin edilemez bir şeydir çünkü bir “niye” yi cevaplarsan, hemen bir başkası belirir. Her cevap sadece daha fazla soru doğurur. Ve zihin, nihai cevaba ulaşmadan da tatmin olmayacaktır; oysa nihai bir cevap söz konusu olamaz. Nihai cevapdan kastım bir daha “niye” diye bir soru sormana fırsat vermeyecek olan cevaptır. Ama böyle bir durum mümkün değildir. Ne söylenirse söylensin “niye” yine devreye girer. Zihin bir katildir. Canidir; tüm gizemlerin katilidir. Ve zihin daima ölü şeylerle rahat eder. Her şeyden emin olma dürtüsü zihnin derin bir dürtüsüdür çünkü zihin hayattan korkar.
Sayfa 25 - Butik YayıneviKitabı okudu
Gizem hissi hatırlanabiliyorsa soruyu cevaplamak tehlikeli değildir, faydalı olabilir bu. O zaman her cevap seni daha derin bir sırra götürür. O zaman durum tamamıyla farklı bir nitelik kazanır. O zaman bir açıklama duymak için değil, gizemin daha derinine inmek için soruyor olursun. O zaman merak zihinsel değildir, bir soruşturmaya dönüşmüştür; varlığın özünden gelen derin bir sorgulamadır. Farkı görüyor musun? bir açıklamanın peşinden koşuyorsan o kötü, bu arzunu tatmin edecek son kişi de benim çünkü o zaman sana düşmanlık etmiş, etrafındaki şeyleri öldürmüş olurum. İlahiyatçılar Tanrı’yı bile ölü bir şey haline getirdiler - Tanrı hakkında öyle çok açıklama yaptılar, Tanrı’ya dair öyle çok soru cevapladılar ki Tanrı işte bu yüzden öldü. Onu insanlık öldürmedi; rahipler, asıl onlar öldürdü.
Sayfa 26 - Butik YayıneviKitabı okudu
Sır, izin vermektir; sırların sırrıdır bu.
Sayfa 31 - Butik YayıneviKitabı okudu
İlgi ego için gıda gibidir, alkol oranı yüksek bir uyarıcıdır bu. Sana enerji verir, kendini bir şey sanırsın. İlgi görmeye bunca ihtiyaç, bunca arzu duyulması da bundandır. Herkes sana bakıyorsa önemli biri olursun. Kimse sana bakmıyorsa orada değilmişsin gibi, yokmuş, varolmuyormuş gibi hissedersin. İnsanların sana bakması, seninle ilgilenmesi sana enerji verir. Ego ilişkide var olur. Ne kadar insan sana dikkatini verirse, egon o kadar artar. Kimse sana bakmazsa egon eriyip gider. Herkes seni tamamen unutmuşsa egon nasıl var olabilir ki? var olduğunu nasıl hissedebilirsin ki? topluluklara, derneklere, kulüplere ihtiyaç duyulması da bu yüzdendir. Bu topluluk ve kulüpler yalnızca başka türlü ilgi göremeyen insanların ilgi görebilmesi için vardır.
Sayfa 43 - Butik YayıneviKitabı okudu
Reklam
İnsanlar mutluysa onları paraya takık hale getiremezsin. Bütün hayatlarını para biriktirmek için harcamayacaklardır. Birinin hayatını bu şekilde harap etmesi, hayatını ölü banknotlarla değiş tokuş etmesi, ona delilik gibi gelecektir. Para biriktirip ölmek - sen öleceksin, para kalacak. Mutlak delilik bu! ama mutlu olmadıkça bunun delilik olduğu görülemez.
Sayfa 45 - Butik YayıneviKitabı okudu
Her çocuk bir Tanrı olarak doğar ve çıldırmış olarak ölür.
Sayfa 46 - Butik YayıneviKitabı okudu
Sen tohum ektiğin için ağaç çıkıyor değil, bir ağaç varsa milyonlarca da tohum vardır. Neden, sonucu takip ediyorsa, sonuçta nedeni takip eder. Zincir böyle işler. O zaman bir çembere dönüşür - istediğin yerden başla; ister nedeni yarat, ister sonucu. Yalnızca belli bir arkadaşım yanımdayken mutlu olabiliyorum dersem, o zaman mutluluğumu bu arkadaşa, onun orada olup olmamasına bağlamış olurum. Eğer belli bir zenginliğe ulaşmadan mutlu olamam dersem, mutluluğum o zaman tüm dünyaya, ekonomik duruma ve diğer her şeye bağlı olur. Bu isteğim gerçekleşmeyebilir. O zaman da mutlu olamam. Neden benim ötemdedir, sonuç ise içimde. Neden, etrafımda, durumlarda, dışımdadır. Sonuç ise benim ta kendimdedir. Sonucu yaratabilirsem, neden de onu takip edecektir. Esrimeyi seç, mest olmayı seç bak bakalım ne oluyor. Tüm hayatın anında değişecek ve etrafında mucizelerin gerçekleştiğini göreceksin çünkü sonucu yaratmış olacaksın ve nedenler onu takip etmek zorunda kalacak.
Sayfa 50 - Butik YayıneviKitabı okudu
Ölü bir adam mutlak derecede sessizdir, kimse onu rahatsız edemez. Konsantrasyonu mükemmeldir, onun dikkatini dağıtacak hiçbir şey yapamazsın. Zihni mutlak bir biçimde sabitlenmiştir. Dünya tümüyle çığırından çıksa bile onun konsantrasyonu bozulmayacaktır. Ama yine de ölü bir adam olmak istemezsin. Sessizlik, konsantrasyon ya da buna her ne denirse, öyle olmak istemezsin çünkü ölüyken varılan sessizlik anlamsızdır. Sessizlik sen capcanlı olduğunda, yaşamla enerjiyle dolup taştığında gerçekleşmelidir.
Sayfa 71 - Butik YayıneviKitabı okudu
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.