Yusuf Atılgan’ın 1959 yılında yazdığı Aylak Adam’ı, Albert Camus’nun 1947’de yazdığı Yabancı’ya çok benzettim, hunharca bir esinlenme hissettim Aylak Adam, Bay C’nin işsiz oluşu, serseri hayatı, paraya ihtiyacı olmayışı, kadınlarla olan ilişkisi, onlara bağlanamayışı, toplumsal normlara ve genellemelere karşı çıkışı, hatta denizde yüzerkenki düşünceleri bile Yabancı’daki Mersault’a benziyor; tek bir farkla Mersault’un hayattan hiç bir beklentisi yok, tamamen ümitsiz bir vaka, Bay C’nin aradığı ve kendisini hayata tutacağını düşündüğü bir kadın var Bayan B
Yusuf Atılgan’ın yazım dilini, karakterlerini psikanalitik yönden ele alışını, tarzını Camus’ya çok benzettim hatta bir Camus kitabı okuyor gibi hissettim. Bu benzetme ve esinlenme şüphesi dışında Aylak Adam muhteşem bir eser, eğer özgünse şahane değilse de üzgünüm