Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim. Bir kere çavuş olduktan sonra bir daha amelelik yapamayan zavallı köylüye dönerim. Beni uyandır.
Sana hiç bir zaman gül bahçesini vadetmedim ben. Hiç bir zaman kusursuz bir adalet vadetmedim ve hiç bir zaman huzur ve mutluluk vadetmedim. Sana ancak bunlarla savaşma özgürlüğüne kavuşmanda yardımcı olabilirim.
Gelme. Bir gün gerçekten ihtiyacım olduğunda ve senden gelmeni istediğimde, hemen geleceğin umudu kalsın bende, ama şimdi gelmesen daha iyi, çünkü yine gitmek zorunda kalacaksın.
Durduğum yer benim değil iken, gidebilecek bir yerimin olmaması ne acı; gidebilecek bir yerim yok iken hala ve inatla durmayışım ne gaflet; nihayetinde olmuyorken yaşıyor olan insanın, yaşıyorken olduğunu bilmemesi bu, bu ne tuhaf bi’ hayret. Turgut Uyar