Sınır tanımayan bu cesur kişiler olmasaydı, insanlık kendi içinde kapalı kalır, gelişimi bir daire etrafında dönmekten başka bir şey olmazdı. Adeta kendi kendilerinin önüne geçmek isteyen bu büyük öncüler olmasaydı, hiçbir kuşak kendi yolunu bulamazdı. Bu büyük hayalperestler olmasaydı, insan o derin anlamının bilincine varamazdı. Dünyayı genişletenler soğukkanlı bilim adamları, kendi memleketini tanıyan coğrafyacılar değil, bilinmeyen okyanusları aşıp yeni Hindistan’a varan o öfkeli adamlar oldu: Modern ruhun bütün derinliklerine ulaşanlar psikologlar, bilim adamları değil, ölçüsüz yazarlar, sınırları aşan şairler oldu.