Son iki yılda Rune’u böylesine sorunlu ve isyankar yapan şeyin ne olduğunu merak ettim.
Sonra ağladım.
Güneşim olan çocuk için ağladım.
Bir zamanlar herşeyimle sevdiğim çocuğun yasını tuttum.
Poppy ve Rune’un yasını tuttum; olağanüstü güzel olan ve tez ölen çiftin.
"Belki biz de kiraz çiçekleri gibiyiz Rune. Kayan yıldızlar gibi. Belki de çok ufakken aşırı sevdik ve öyle çok parladık ki solmamız gerekti.” Arkamızı, çiçek bahçesini işaret etti."Olağanüstü güzellik, tez elden ölüm. Elimizde bize bir ders verecek kadar tuttuk bu sevgiyi. Ne kadar çok sevebileceğimizi bize öğretene dek.”
“Bana tüm öpücüklerimi verecek misin? Kavanozun hepsini dolduracak kadar mı?” diye sordum.
Rune bir kez daha tebessüm etti.”Hepsini. Tüm kavanozu ve fazlasını dolduracağız.Bin taneden daha fazlasını toplayacağız.”
“Seni seviyorum büyükanne,” diye fısıldadım. Saçlarımı okşadı.
“Ben de seni seviyorum tatlım. Hayat Işığımsın benim. Seni bir büyükannenin torununu sevebileceğinin en yücesiyle sevdiğimi hiç unutma.”
Bin öpücük ver bana, ardından yüz bin,
sonra bin daha, sonra yeniden yüz bin,
arkasından yine bin daha aralıksız,
sonra yüz bin daha, sonra da,
şaşıralım sayısını, binlere binler katınca...
"Kaybediş hikayelerinin her daim hüzünlü ve acı olmaması gerektiğine gerçekten inanıyordum. Benimkinin elimden geldiği kadar, en iyi şekilde yaşadığım büyük bir serüven olarak hatırlanmasını istiyorum. Nasıl olur da tek bir soluğumuzu dahi boşa harcayabiliriz? Nasıl olur da böylesine tatlı bir şeyi boşa harcarız? Bunun yerine şu dünyadaki kısa vaktimize nice değerli anlarımızda alınan nice değerli soluklar sığdırmaya çalışmalıyız. İşte bu sevdiklerimize bırakılacak en güzel miras."
"Dinle Rune. Sen yakından yüreğim sadece şarkı söylemiyor, göklere yükseliyor. Bence kalp atışı bir şarkı gibi. Bence aynı müzik gibi, özel bir melodiye çekiliyoruz. Ben senden yüreğinin şarkısını duydum ve sen de benimkini."
"Rune Erik Kristiansen, ne kadar muazzam olduğunu biliyor musun? Sana karşı hissettiğim duyguların ne kadar derin olduğunu biliyor musun? Tıpkı müzik gibi. Sana baktığımda, bana dokunduğunda, yüzünü gördüğümde... öpüştüğümüzde yüreğim sana hava gibi muhtacım diye şarkı söylüyor. Bana Sana taptığını söylüyor. Kendisine mükemmel uyan kayıp parçasını bulduğumu söylüyor."
"Belki de diğer insanlara da izin vermelisin. Belki de tüm bu siyah kıyafetler ve dalgınlığın altında hâlâ sen olduğunu sevdiklerine göstersen, seni böyle acımasızca yargılamazlar. Kim olmayı seçersen seç, seni severler çünkü asıl ruhunu görürler."
"Neden artık fotoğraf çekmiyorsun Rune?"
"Çünkü sen olmayınca, dünyayı eskisi gibi göremedim. Hiçbir şey eskisi gibi değildi. Genç olduğumuzu biliyordum ama sensiz hiçbir şey mantıklı gelmedi. Kızgındım. Boğuluyordum. İçimdeki tutku öldüğü için tutkumdan vazgeçtim."
Sayfa 178 - Yabancı Yayınları, Poppy ve RuneKitabı okudu