Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dervişe sormuşlar; “ insanın başına gelecek en güzel nasip nedir? “ Derviş demiş ki; “ Herkesin bir şeyler anlatmak istediği bu dünyada,seni dinleyen birine rastlamaktır. “ Sormuşlar dervişe; “Hayat nicedir? “ Demiş ki;” Hayat bilmecedir. Attığın her adım bir hece. Çözene gündüz,çözemeyene gecedir. “ Sormuşlar dervişe; “ En zor olan
🌸Bismillâhirrahmânirrahim🌸 Bazen bir derdimiz olur deriz ki, ya hu bu dert hiç geçmeyecek. Bazen de, bir güzellik gelir, güzellik hiç bitmeyecek zannederiz. Vaktin birinde bir padişah bunu farketmiş. Demiş ki, yahu öyle birşey olsun ki yanımda, bana her an hatırlatsın, çok böyle saltanata kaptırdığım vakit, bu saltanatında birgün gelip geçeceğini
Reklam
"Dervişe sormuşlar" İnsanın başına gelebilecek en güzel nasip nedir!? Derviş demiş ki:Herkesin bir şeyler anlatmak istediği şu yalan dünyada seni dinlemek isteyen birine rastlanmaktır Sormuşlar Dervişe hayat nicedir? Demiş ki "Hayat bilmecedir atığın her adım bir hece çözene gündüz çözmeyene gecedir en zor olan nedir pekı? Sözdür demiş anlatmasıda zor anlamasıda....
HERŞEYİN BİR VAKTİ VARDIR..
Vaktiyle bir derviş berbere gidip: Vur usturayı berber efendi, der. Berber dervişin saçlarını kazımaya başlar ve diğer tarafa usturayı vuracakken, mahallenin kabadayısı içeri girer. Doğruca dervişin yanına gider, başının kazınmış tarafına sert bir tokat atarak: Kalk bakalım kabak, kalk da tıraşımızı olalım, diye bağırır. Dövene elsiz, sövene dilsiz’ olan, halktan gelen her şeyin Hak’tan geldiğine inanan derviş, sabreder. Fakat kabadayının tıraş esnasında da dili durmaz, sürekli alay eder derviş ile: 'Kabak aşağı, kabak yukarı.' Nihayet tıraş biter, kabadayı dükkandan çıkar. Henüz birkaç metre gitmiştir ki, kontrolden çıkan bir at arabası yokuştan aşağı hızla üzerine gelerek kabadayıyı altına alıp sürükler. Kabadayı oracıkta feci şekilde can verir. Berber dervişe bakar, sorar: Biraz ağır olmadı mı derviş efendi? Derviş düşünceli bir şekilde cevap verir: Vallahi gücenmedim ona. Hakkımı da helal etmiştim. Gel gör ki, kabağın da bir sahibi var. O gücenmiş olmalı! Ne demiş Yunus Emre; Olsun be aldırma Yaradan yardır... Sanmaki zalimin ettiği kârdır... Mazlumun ahı indirir şâhı... HERŞEYİN BİR VAKTİ VARDIR..
Derviş’e sormuşlar basına gelebilecek en güzel nasip nedir ? Derviş demiş ki ;”Herkesin bir seyler anlatmak istediği su yalan dünyada,seni dinlemek isteyen birine rastlamaktır .” Sormuşlar Derviş’e en zor olan nedir ? sözdür , demiş .”Anlatması da zor ,anlaması da .”
Dervişe sormuşlar; "İnsanın başına gelecek en güzel nasip nedir?" "Derviş demiş ki; "Herkesin bir şeyler anlatmak istediği şu yalan dünyada, seni dinlemek isteyen birine rastlamaktır."
Reklam
Dervişe sormuşlar; İnsanın başına gelecek en güzel nasip nedir? Derviş demiş ki ; "herkesin bir şeyler anlatmak istediği şu yalan dünyada,seni dinlemek isteyen birine rastlamaktadır."
Urfa’da aileler biraz kalabalık olur. Her evde muhtemelen en az iki,üç gelin ve birkaç görümce vardır. Bu da evde kadınlar arasında iş bölümü yapılması demektir. Öyle kalabalık bir evde gelinler ve görümceler arasında görev dağılımı yapılmış, en küçük görümce olan Ayşe’ye de evin ortasında küçük bir odasının temizliği verilmiştir. Bir akşam vakti, herkes kendi görevini bitirmiş, akşam yemeği yenilmiş, sıra oturulup muhabbet etmeye gelmişti de, büyük gelin . - Ayşe, bak herkes kendi işini bitirdi, hadi sen kalk o odayı temizle de rahat rahat oturalım. Oradan ne zaman geçsem, o dağınıklığı gördükçe canım sıkılıyor. Demiş. Ayşe “ Tamam” deyip kalkar ama bir dakika içinde geri dönüp , - Hallettim , merak etmeyin. Artık oradan geçince hiç kimsenin dağınıklığı görüp morali bozulmayacak. - Allah Allah, bu nasıl olur, ne çabuk hallettin. Dediler oradakiler tek bir ağızla. Merakla Ayşe’nin bunu nasıl yaptığını görmek için gittiler ki, birde ne görsünler. Ayşe, sadece odanın ışığını kapatıp o odanın kapısını kapatmıştı. - Hani halletmiştin. Diye çıkıştılar ona, o da. - Ben size orayı temizledim demedim ki, artık o dağınıklığı görüp canınız sıkılmayacak dedim. DİKKAT : İnsanoğlu çoğu zaman zihninde tümörleşmiş sorunlarını oradan kopartıp atacak kadar bir temizlik yapmaz. Oradaki sorununu hatırlamaktan kaçarak, öylece düzeleceğini düşünür sadece. Reel hayatta da eksik, kusur ,hata ve ihmallerini iyileştirme çabasına girmeden onlarla yüzleşmekten kaçarak, onları gün yüzüne çıkaracak işlerden uzak durarak bu pürüzleri örtmeye çalışır sadece. Mehmet OLDUBAŞ Metropol Derviş Masalları
529 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.