Üç ay önceki pantolonuma sığmıyorsam,iki ay önceki eteğimin beli zor kavuşuyorsa,bu benim bileceğim şey.Yenisini edinmek.Onu da sen alacak değilsin zaten.
“Dar Zamanlar” üçlemesinin ikinci kitabıydı “Bir Düğün Gecesi”. Birinci kitabı okumasam da okuma grubumuzun belirlemesi üzerine ikinci kitaptan başlamış oldum ve gerçekten sevdiğim kitaplar arasında yerini aldı.
Kitap çok çarpıcı bir giriş cümlesiyle başlıyor. Devamında bir iç monolog şeklinde devam ediyor. Bu monologlarla bir düğün salonunda 70’lerden sonra oluşan Türkiye panoramasına şahitlik ediyoruz aslında. Birbiriyle tamamen farklı siyasi ideolojilere sahip olan grupların beraberken, aynı masada aynı havayı solurken bile ne kadar başka dünyaları olduğu yansıtılmış.
Tezel, Ayşen ve Ömer’in odak noktası olduğu bu kitapta yan karakterler de (özellikle Tuncer, Yıldız, Müjgan, İlhan) ana karakterlerin iç dünyasını yansıtmada fazlasıyla destekleyici oluşturulmuştu. Özellikle Aysel ve Tezel’in çevresindeki erkeklerin hakimiyetinden sıyrılarak kendi varlıklarını kabul ettirme çabası dikkate değerdi. Bu sebebin yanı sıra içsel muhasebeleri ile Tezel benim için unutamayacağım kitap karakterlerinden biri oldu diyebilirim.
Kısacası bu kitap; kalabalık kişi kadrosu, olayları aktarma şekli, bir dönemin siyasi profilini kapsamlı bir şekilde ele almasıyla Dar Zamanlar üçlemesini okumak için birçok sebep sundu bana.
Bu kitabın şarkısı: Rengin- Aldatıldık
Bir Düğün GecesiAdalet Ağaoğlu · Yapı Kredi Yayınları · 02,248 okunma
Şimdi, söz veren söz verdiği şeyi yaparsa üzülüyorum. Bir borçluluk duygusuna kapılıyorum. Şu yeryüzünde sözünün eri insanlar da varmış, dünya şaşkınlığa uğruyor, bu dünyayı yeniden bir gözden geçirmeli mi acaba, gibilerinden kuşkulara kapılıyorum.
İnsan nice güçlü olursa olsun,günün birinde bir bunalıma düşebilir.O gün yanında tek bir kişiyi,yirmi yıllık karısını ,dostunu, düşünce arkadaşını ,yalnız onu bulmak isteyebilir.