Genel olarak ekonomimiz gelişmekte olan ülkelerin ekonomileriyle kıyaslandığında yüksek bir düzeyde değildir. Kurtuluştan önce Kampuçya yarı-sömürge ve yarı-feodal bir ülkeydi. Geri bir tarıma sahipti. Yoksul ve aşağı-orta köylüler tüm nüfusun %75'ini oluşturuyordu. Çok yoksuldular. Aynı şekilde emekçi halkın hayat düzeyi de çok düşüktü. Kurtuluş savaşı sırasında muazzam bir tahribat, yıkım ve hasar meydana geldi. Kurtuluştan sonra kendi gücümüze dayanarak ekonomimizi ve ülkemizi yeniden inşa etmeye ve halkımızın hayat düzeyini geliştirmeye çalışmak zorunda kaldık. Pirinç üretimi sorununu çözmek için geniş çapta güçleri seferber etmek zorunda kaldık. Bu sorunu esas olarak çözdük. 1976 yılında halkı beslemeye yetecek ve aynı zamanda biraz da ihraç edilecek kadar pirinç ürettik. 1977 yılında da pirinç üretimi halkı beslemeye yetti ve gene bir miktar ihraç edebildik. Kurtuluştan önce yeterince karnı doymayan yoksul ve aşağı orta köylü- ler ve tüm emekçiler şimdi artık yeterince beslenebiliyor. Bu yiyecek sorunu yüzyıllardır çözülememişti. Feodaller, toprak ağaları ve kapitalistler bu sorunu çözememişti. Sömürgecilik, yeni-sömürgecilik ve dış yardım da çözemedi. Ama biz çözdük. Bu sorun çözüldüğü içindir ki, köylük bölgelerdeki ve bütün ülkedeki halk bu rejimden son derece memnundur ve bu durum, halkın güçlerini daha kuv- vetli hale getirmiştir. Bu güçlerle ülkemizi sağlam temeller üzerine inşa edebiliriz. Bu aynı zamanda ülkemizi savunmak için daha güçlü kuvvetlere sahip olmamızı da mümkün kılmaktadır.
Rusya, Ermeni halkı olmayan bir Ermenistan istiyordu. Ruslar 1877'de, Os manlı'nın Avrupa'daki topraklarına, Balkanlardaki Hristiyan halkı savunmak bahanesiyle saldırmışlardı. Bulgaristan'da kendilerine bağımlı bir devlet yaratmayı tasarlamışlardı. Bu yolun devamında kazanmayı umdukları büyük ödül İstanbul'du, Boğazlardı ve sıcak denizlere açılan bir limandı. Fakat işler umduklan gibi ilerlemedi; Bulgarlar, kendi başına buyruk olduklarını kanıtladılar. Ruslar aynı hatayı Doğu Anadolu'da tekrarlamayacaklardı. Kendilerine bağımlı da olsa, özerk (otonom) bir Ermeni devleti kurmak gibi niyetleri olmadığını 1916 yılında ispatladılar. Aynen Çerkezistan, Abhazya, Gürcistan, Azerbaycan ve Yerevan'ı aldıkları gibi Doğu Anadolu'yu da kendileri sahiplendiler. Ermeniler de aynı Bulgarlar gibi, Rusların işgali için hem yardımcı hem de mazeret olarak kullanılmış lardı. Ermeniler, Bulgarlardan farklı olarak, Rusların fethine yardımcı olmalarından dolayı ödüllendirilmeyecekti.
Sayfa 150 - TÜRK TARİH KURUMU YAYINLARIKitabı okuyor
Reklam
Sadrazam Paşa hazretlerinin konferans huzurunda Osmanlı'nın haklarını savunmak için büyük çaba göstereceği tabiidir. Ancak milletçe kesinlikle savunulması istenen ve gerekli olan haklar, bilhassa iki noktada önem kazanır. Birincisi, kesin olarak devlet ve milletin tam bağımsızlığı. İkincisi de, vatanın asli bileşiminde çoğunluğun azınlıklara
Sayfa 355 - Havza’dan 9. Ordu Bölgesine Telgraf (3 Haziran 1919)Kitabı okudu
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Sayfa 179 - selKitabı okuyor
355 syf.
·
Not rated
Herkes eşittir !
Atticus Finch eşitliği ve özgürlüğü savunan, idealist bir avukattır. Çocukları Jem ve Scout’ı da kendi değerleri doğrultusunda yetiştirmektedir. Jem ve Scout okul çağında ve arkadaşları tarafından sevilen çocuklardır. Mahallede tüm çocukların korkuyla önünden geçtiği bir ev bulunmaktadır. Bu evde Boo Radley isimli biri yaşar. Boo Radley’i kasabada
Bülbülü Öldürmek
Bülbülü ÖldürmekHarper Lee · Sel Yayınları · 201472k okunma
"Bir din adamı, ezilen halkı zalime karşı savunmak yerine, onlara sabretmeyi ve şükretmeyi öğretiyorsa, o din adamı halk için en büyük düşmandır..." Ali Şeriati
Reklam
Her şey basit görünüyordu gözüme; yazı yazmak, sanat tanrıçalarının gerdanlığına bir inci daha eklemek, daha sonraki kuşaklara örnek bir hayat bırakmak, halkı kendine ve düşmanlarına karşı savunmak, görkemli bir ayinle insanların üzerine Tanrı'nın kutsamasını çekmekti. Bir kimsenin, okunmak için yazı yazabileceği hiç gelmiyordu aklıma.
Sayfa 148 - Can Yayınları, Haziran 2021 BaskısıKitabı okudu
Chambord Kontu (V. Henri) olayını hatırlıyor musunuz? Bu da bir kral, lejitimist [iktidarın meşruluğunu soya dayandıran monarşi taraftarı]... İspanya'da Don Carlos'un yaptığı gibi, o da aynı dönemde Fransa'da iktidar arayışına girmişti. Hatta birbirlerini aynı aileden, aynı kökten sayabilirler, ama ne kadar farklı! Biri inançlarına
Sayfa 296 - 297, 298, 299,300, 301,302,303Yapı Kredi Yayınları
"Toplum için sanat" sözü artık sığ ve ba­yağı geliyordu. Bir şiir, o veya bu insan grubuna hizmete mecbur muydu? Güzel olması yetmez miydi? Bir roman neden yazılırdı? Sosyaliste göre, emekçinin çıkarları için. Ahlakçıya göre, halkı eğitmek için. Roman yazmak ayıp mıdır ki, romancı yaptığı işi savunmak için böylesi gerekçe­lere sığınsın? Sanatçı namuslu olmalı ve topluma iyiliği öğretmeliymiş... ne münasebet? Sanatı sevmeyen ama "yararlı" sanata tahammül eden zihniyetin dayatmasıydı bu.
Sayfa 14 - İthaki Japon klasikleri (çevirmenin önsözü)Kitabı okudu
128 syf.
5/10 puan verdi
Çelişkilerle dolu Ütopya
Dikkat tamamen spoiler içerir. Spoiler takıntısı olan varsa bu inceleme yazısını okumasın. Toplumsal ilişkiler, devlet, adalet vb konularda değişik fikirler edinmek isteyen kişiler okuyabilirler. Fakat çelişkilerle dolu bir kitap. Eğer her cümleyi daha önceki cümlelerden bağımsız olarak okursanız sorun yok. Yazmaya bile üşeniyorum. Daha önce kitap
Ütopya
ÜtopyaThomas More · Oscar Yayınları · 020.4k okunma
Reklam
Siyonizm'in kapitalizm ile ilişkisi.
Çağdaş Siyonizm, şovenizm ideolojisi­dir, emperyalist çevrelerle birleşen Yahudi burjuvazisinin antiko­münizm siyasetidir. Siyonizm ortaya çıktığı günden başlayarak İudaizm'i ve onun Yahudilerin "Tann'nın seçilmiş halkı" olduğu yolundaki gerici önermesini kendine silah edinmiştir. Bu Siyonist doktrine göre, Yahudiler, altyapı öğeleri iç sınıfsal karşıtlıklardan doğan tam ve değişmez bir harmoni oluşturan eşsiz bir bireşim­ dir. Siyonizm Yahudi halkının birliğini savunmak adı altında emekçi Yahudilerle onların "kardeşleri" sömürücüler arasında "harmoni" yaratmayı amaçlıyor. Siyonistler emekçileri asıl gö­revden burjuvaziye karşı mücadeleden kaçındırmaya çalışıyor.
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 11 days
Dımdım Kalesi, 17. yüzyılda yaşanmış bir savaşı anlatan tarihsel bir romandır. Kürtlerin huzurlu biryaşam sürdükleri, adını kurulu olduğu Dımdım Dağı'ndan alan Kale, sağladıkları güvenli ve adil ortam sayesinde canlı bir ticaret merkezi özelliği kazanmıştır. Bu durum hem Osmanlıların hem de İranlıların iştahını kabartmaktadır. Üstelik Kale, doğuya açılan yol üzerindedir ve onu düşürmedikçe her iki ordunun da ilerlemesi, yeni topraklar ele geçirmesi mümkün olamamaktadır. O güne değin Kale halkı kâh Osmanlı'nın, kâh İran Şahı'nın saldırılarına karşı sık sık kendini savunmak durumunda kalmıştır. Sonunda İran Sahi o zamana değin oluşturduğu orduların en büyüğüyle Kale'yi kuşatır. Kadını erkeği, genci yaşlısıyla tüm kale halkı, özgürlüğünü savunmak için savaşır. O güne kadar kentin düzenini sağlamış olan, cömertliği ve yiğitliğinden ötürü halkın 'Altın Pençeli' unvanını verdiği Xano isimli Kürt, direnişe de önderlik etmektedir. Kale savaşçıları, işgalcilere karşı yürüttükleri çetin direnişin sonunda yenilirler ve işgalci güçlerce acımasızca katledilirler. ** Her canlı kendi sürüsü içinde mutlu yaşar. Dımdım Kalesi, belki o dönemlerde iranın en amansız en zor yerinde kurulmuş ve kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bir kaledir. ama malesef bir tarftan osmanlının baskısı bir taraftan da iran'ın yoğun baskılarına karşı bir türlü teslim olmayan, esaret altına alınmaktan çok topyekün ölümü kabullenen bir halkın destanıdır. yaşam, aşk ve yine İHANET. mutlaka okunulması gereken bir kitap.
Dımdım Kalesi
Dımdım KalesiEreb Şemo · Dara Yayınları · 2019433 okunma
Şamil, bölgeye ilk temsilcisini 1843 yılında göndermişti. 1850 yılında daha güçlü bir ismi, Naip Muhammed Emin'i görevlen­dirdi. Bu kurnaz adam, aşiretleri birbirine düşürdü. Korkunç bir şiddetle hükmeden Muhammed Emin, bir yandan düzeni sağla­ma kisvesi altında katliamlara girişiyor, diğer yandan aldığı rüş­vetlerle cebini dolduruyordu. En
Samimiyet yoksunu Müslümanlar ve iki yüzlü insanlık 726
Kuyucaklı Yusuf'ta ki, Kendi sefahatini ve lüksünü düşünen ve kızına yaptırdığı ahlak dışı şeyleri senin de ihtiyaçlarını karşılıyorum düşüncesiyle normal göstermeye çalışan bir anne! olan Şahinde ve çocuk yaştaki kızı Muazzez gibi olduk ülke olarak! Ancak bir romanda yaşanabilir dediğimiz böylesi bir olayın bugünlerimizin en güncel konusu
Müridizme karşı çıkan Avar Ecesi: Bahu Bike.
Avar hükümdarı Bahu Bike Hanım'a haber gönderen Gazi Mol­la, ondan kafir işgalcilere karşı destek talep etti ancak Bahu Bike bu talebi reddetti. Han'ın ölümünden sonra idareyi ele alan bu dirayetli kadın, üç oğlunun naibi olarak görev yapıyordu. Kocası, yıllar önce topraklarını Ruslara vermişti. Bahu Bike, bu toprak­ları Rusların adına
347 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.