"İbrahimî Dinler" ve onların bağlıları arasında "Müşterek amentü" ihdas etme gayreti, müstağribleri, Hıristiyanlarla parelel düşünmeye sevk etti. Bu yüzden, kaleme aldıkları tefsirlerde Ehl-i kitab'ın cennete gireceğini iddia ettiler. Rasuller arasında derece farkı olduğunu reddettiler. Fakat Hz. İsa'nın (a.s) inişi mevzuunda Ehl-i kitab'la aynı kanaati paylaşamadılar. Çünkü Hz. İsa'nın(a.s) İslam şeriatı'na tabi olması Hristiyanlığın bütünüyle neshedilmesi anlamına gelmekteydi. Yani bu ihtilaf, onların meşruiyetine halel getirmemek içindi.