"Demek ki insanlar birbirine ancak belirli bir hadde kadar yaklaşabiliyorlar ve ondan sonra, daha fazla sokulmak için atılan her adım daha çok uzaklaştırıyor."
Benzer deneyimler yaşamamış birisi açlıktan ölmek üzere olan bir insanın yaşadığı ruhu çökerten zihinsel çatışma ve iradenin ezilişini çok zor anlayabilir.
İnsanın kurtuluşu sevgiyle ve sevgidedir. Elinde hiçbir şeyi kalmamış bir insan dahi, kısacık bir an için bile olsa, sevdiğine ilişkin düşüncelerden nasıl mutluluk duyacağını anladım.
Sevgi fiziksel bir varlık olarak, sevilen kişiden çok daha öteye gidiyordu. En derin anlamını tinsel varlıkta, iç benlikte buluyordu. Onun gerçekten var olup olmadığı, yaşayıp yaşamadığı önemini bir ölçüde yitiriyordu.