Selcuk DOGAN
@bluefalcon
Yarınlar yorgun ve bezgin kimselere değil rahatını terk edebilen gayretli insanlara aittir..
Cicero
Bir garip kul.
Okur yazar.
The city of a country in the world.
Ankara
112 okur puanı
Mayıs 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
Kendini beğenmek insanın Özünde yaratılışında olan bir hastalıktır. Insan yaratıkların en zavallısı cılızıdır öyleyken en mağruru da odur. Şurada dünyanın çamuru ve pisliği içerisinde oturduğunu, evrenin en kötü, en ölü, en aşağı katında, göklerin kubbesinden en uzakta üç cinsten yaratıkların en kötü halleri ile birlikte, dünya evinin en alt katına bağlı ve çakılı olduğunu bilir, görür ve yine hayaliyle, aydan yukarılara çıkıp gökleri ayaklarımın altına indirmek sevdası ile yaşar. Aynı hayal gücüyle kendini tanrıyla bir görür; kendisine tanrısal özellikler verir; kendini öteki yaratıklar sürüsünden ayırıp kenara çeker, arkadaşları, Yoldaşı olan varlıklara yukarıdan bakar
Sayfa 24 - İnsan ve ÖtesiKitabı okudu
Kendini maddesel düşkünlükle ruhundan ayrı bırakan, uzaklaştıran Can, Cehennem denen en alt titreşimlere iner.
Sayfa 137Kitabı okuyacak
Inisiyetik geleneğe göre cinsel birleşme, tek eşle olmalı ve sadece üreme için kullanılmalıdır. Bunun dışında kullanılmayacağı için güç birikimi Kundalini enerjisinin yukarıya doğru sarmal yükselme hareketini ve uyanışını başlatacaktır.
Kundalini, yaratım kitabının ayetlerde işaret ettiği yaşam ağacıdır. Gnostiklere göre "yaşam ağacı" Kundalini'dir ve "iyi ile kötüyü bilme ağacı" da menidir. Iki ağaçta Tanrı'nın bahçesindendir. Aden'in 4 ırmağı erkeğin ve kadının güçleridir. Yaşam ağacı, Aden'in bu dört ırmağının ortasında bulunur.
Sayfa 136Kitabı okuyacak
Okur Takip Önerileri
Gnosis, Yunanca "bilgi" anlamına gelen bir sözcüktür. Gnostik öğreti, bilgiyi arayan, bulan ve kendinde ruhen barındıran kadim bilgelerin yoludur.
Sayfa 134Kitabı okuyacak
Onlar Kur'an'ı hatim etmekle dini yücelttiklerini sanırlar, oysaki "O"nun ruhundan yoksun dünyevi kelime ezberlemişlerdir!
Sayfa 133Kitabı okuyacak
Gnostik felsefe; klasik din veya şekilsel inançların gerçeğe ulaşmasında yetersiz kalacağı, hakikat bilgilerinin psişik/ruhsal liyakatla elde edilebileceği, ruhun ölümsüz olduğu ve insanda hapis olduğunu, bundan kurtarılması gerektiğini, hakiki yaşamın fizik değil, ruhsal olduğunu, fizik yaşamın evrensel dualitenin yansıması olan bir yaşam olduğunu, ruhen ya gelişmiş bir insanın tanrısal güçlerle sezgiyle irtibat kurarak insanlara evrensel bilgi verebileceğini savunmaktadır.
Sayfa 133Kitabı okuyacak
Kıble sözcüğünün kadim kökeni Ana Tanrıça Kibele'den gelmektedir. Kibele'nin (Yun.Kybele) isim olarak değişime uğramış versiyonu da günümüzde kızlara konulan Sibel ismidir.
Sayfa 132Kitabı okuyacak
Kabe'deki İbrahim makamını işaret eden iki ayak izi, Rab titreşimine yükselmeyi başarmak için çalışan insanın simgesidir
Sayfa 131Kitabı okuyacak
Eski Mısır inancında Osiris'in ruhunun Ay'da oturduğuna inanılırdı. Şu halde onun eşi olan İsis'in ruhu Ay'da oturmaktadır.
" Ve biz ona şah damarından daha yakınız! "
Şah damarından yakın olan tanrısal değer insana kalbindeki vicdanından konuşan, başka İnsanların duyamadığı; sadece kişinin kendi içinden duyabildiği eşsiz sestir!
Burada insanlara verilen tanrısal mesajda; 'Vicdanını kıble edin, gerçek kurtuluş; kalbinden gelen Rabb'in sesine uymaktır.' denilmektedir.
Sayfa 122Kitabı okuyacak
Yılanlar (hırs, tamah, şehvet) seninle örtü altına gizlenmişlerdir, arınmadın mı kıyâmete dek sana azap eder, sokup dururlar!
Sayfa 117Kitabı okuyacak
Hem her şeyi "O"ndadır, hem "O"ndandır. Hem "O"nunla kaimdir, hem de "O"nun varlığı tevhid, tecrit ve tefritten münezzehtir
Sayfa 117Kitabı okuyacak
Aşk ateştir, akıl ise duman, aşk geldi mi, akıl gider. Çünkü aşk anadan doğma aklın işi değildir.
Sayfa 116Kitabı okuyacak
Ya Rab Kapı aç deme o kapı hiç kapanmaz!
Sayfa 116Kitabı okuyacak
Her şey elimizde ama farkında değiliz, bilincimiz yok! Gerçekler dururken yapay değerlerin peşinden koşturup yalancı mutluluklarla kendimizi kandırıyoruz.
Sayfa 113Kitabı okuyacak
Bir insan idrakinin, insanlığa ait üst sınır çizgisine varabilmesi için geçirmesi gereken hayatların miktarı, bir sürü özgürlükler ve sınavlar yüzünden her ne kadar kesin olarak söylenemezse de bunun ortalama 500-700 bedenlenme ile sınırlı olduğu bir olgudur.
Sayfa 118Kitabı okuyor