Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Müminin aldanması
İnananlardan günah işleyenlerin aldanmaları şu sözlerinde kendini gösterir: "Allah, bağışlayıcı ve merhametlidir; biz O'nun affını ümit ediyoruz." Böyle söyleyip buna güvenir ve amelleri ihmal ederler. Gerçi dinde bu anlayış "ümit" açısından övülen bir düşüncedir. Allah'ın rahmeti elbette geniş, nimeti çok kapsayıcı
Filozof: inanan insanların boş kibri
Hattâ, [bu insanlar] sık sık öylesine bir deliliğe kapılırlar ki, imanın zihinsel bir kavrayıştan çok sözcükleri söylemekten ibaret olduğunu ve sanki [imanın] kalpten değil de ağızdan gelen bir şey olduğunu zannederek anlayamadıklarını kabul ettikleri şeye, utanç duymadan inandıklarını iddia ederler. Dolayısıyla ne sözlü olarak tartışabilecekleri ne de zihinsel olarak kavrayabilecekleri pek çok şeye inanıyor gibi göründüklerinden en çok kendileriyle gurur duyarlar. Kendi mezheplerinin benzersizliği onları o kadar mağrur ve üstün kılmaktadır ki, imanda kendilerinden ayrılanları Tanrının merhametine lâyık görmezler ve diğer herkesi kınayarak yalnızca kendilerinin kutsandığını söylerler.
Reklam
Bir gün bütün değer yargıları değişecek ve yargılananlar yargıç, eziyet edenler de suçlu sandalyesine oturacaklardır ve onlar o kadar utanacaklar, o kadar utanacaklardır ki utançlarının ve suçlarının ağırlığı yüzünden ayağa kalkamayacaklardır. O zaman, akıllı ya da akılsız bütün ezilenler, yani bizim caddedeki insanların çoğu, yani öcü geliyor
Sayfa 222 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Şamil'in oğlu Cemaleddin esir alınıp St. Petersburg'a getirileli on üç yıl olmuştu. Bu on üç yıl içerisinde Şamil, Zümrüdüan­ka gibi Ahulgo'nun küllerinden yeniden doğmuş ve Kafkasya'ya hakim olmuştu. Rus askerleri, akın akın bu dev gibi adama sal­dırmış ancak geri çekilmek zorunda kalmıştı. Bu on üç yılda, esir olarak St.
dini eğitimin pek ihmal ettiği temel ahlak, özellikle bu eğitimin temeli olsun. Çocuklarınızın genç dimağlarını yoran Tanrı'yla ilgili aptallıkların yerine, onları mükemmel toplumsal ilkelerle doldurun; on altı yaşına basar basmaz unutmaktan gurur duyacakları uyduruk duaları onlara ezberletmek yerine, toplum içindeki görevlerini öğretin;
Sayfa 138 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
_İnsan, Meleklerin Cevherindendir. _Nurlu bir cevher, melek gibi marifet-i ilahi ile süslü olunca, elbette meleklerin arkadaşı olur. _İnsanlar görünüşte insana benzeseler de hakikatte halleri başkadır. Kıyamet gününde manalar görünecektir. _İnsanın içindeki ahlakın tamamı 4 kısımdır. Hayvan, canavar, şeytan ve melek ahlakları. _Allah’tan başka
Reklam
_Mustafa Kemal, bir Türk’tü; Türk olmaktan gurur duyuyor; “Türkiye Türklerindir” parolasıyla yaşıyordu. Ne Tanrı’dan, ne bir kişiden ne de kurumdan çekinmeyen, tam bir devrimciydi. Onun için resmi ya da kutsal olan hiçbir şey yoktu. Türkiye’yi Padişah’ın ehliyetsizliğinden ve despotizminden olduğu kadar, yabancıların pençelerinden kurtarmakla
... akıllı bir adam değildi; yaradılışındaki kusur­lar eğitimden ya da çevreden fayda görmemişti; hayatının büyük bölümü okuma yazma bilmez, sefil bir babanın ida­resi altında geçmişti; üniversite mezunu olsa da sadece zo­runlu dersleri almış, eğitimle işe yarar bir yakınlık kurmamış­tı. Babasının onu tabi tuttuğu muamele ona daha baştan bü­yük bir eziklik vermişti; ama bu eziklik şimdi herkesten uzakta yaşayan zayıf bir aklın yanılsamaları ve erken ve bek­lenmedik refahın sağladığı duygularla epeyce dengeleniyor­du. İyi bir raslantı Hunsford görevinin boş olduğu bir sırada karşısına Lady Catherine de Bourgh'u çıkarmıştı; kadının yüksek konumuna duyduğu saygı, ona hamisi olarak duy­duğu hürmet kendisini, din adamı olarak yetkisini ve rahip olarak haklarını pek beğenmesiyle birleşip onu gurur ve kö­lelik, burnu büyüklük ve eziklik karışımı bir adam yapmıştı.
_İnsan, ya insan gibi akıllıca söylemeli yahut hayvanlar gibi susmalıdır! _Sessizce bir köşede oturan sağırlarla dilsizler, gevezeden daha üstündür. _Her ormanı boş sanma, belki de kuytuluklarında bir kaplan uyuyordur. _Hastaya şeker vermek günah olur, çünkü ona acı ilaç fayda verecektir. _İnsanlarla münasebetin ateşle münasebetin gibi olsun. Çok
_Bazı insanlar kendi güneş sistemlerinde yaşarlar. Onları orada ziyaret etmek gerekir. _En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı. En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı. En derin yaralarla başlar en derin gülücükler. _Sevdiğiniz insanları düşünüyorsunuz, ama daha derine inin, sonunda sevdiğinizin onlar
82 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.