Cinnet, zihnin bir ucudur, özgürleşme ise diğeri; hepimiz bu ikisi arasında salınıp dururuz.
Bunu daha önce hiç düşünmemiş olabilirsin. Bu yüzden ara sıra sadece tek başına otur ve zihninde olup biten ne varsa yaz, dürüst ol, ne varsa yaz. Ve o bir saat içinde zihninin bir örümcek ağı gibi örülmüş olduğunu göreceksin. Orada içinde olduğunu asla hayal edemediğin ya da kabul edemediğin şeyler bulacaksın.
Okur Takip Önerileri
Herhangi bir düşünce ya da kavramın sürekli olarak tekrarı öz-hipnoz yaratır ve hayal edilen şey zuhur edebilir.
Eğer herhangi bir din sana savaşmanı ve diğerlerine düşman muamelesi yapmanı söylüyorsa düşünmek zorunda olduğun zaman gelmiş demektir.
"Toplum sana yiyecek verdi, eğitim verdi ama bir ruh vermedi."
"Düşünmek oldukça tehlikeli bir şeydir, düşünmek oldukça asice bir şeydir. Düşünmenin olduğu yerde başkaldırı vardır."
"Herkes kendisinin sıradışı, geri kalanların da sıradan olduğu sanrısı içinde yaşar."
Biri şöyle sordu;
"Osho,
Kişi iman ve inanmayı bırakırsa, hiçbir iman ya da inanç kalmazsa bu yozlaşmaya ve kötü davranışların yayılmasına yol açmaz mı?"
Sanki şu anda son derece iyi bir ahlak hakimmiş gibi, sanki binlerce yıldır kötü davranışlar yokmuş gibi.
Uzun bir süre devam eden kölelik çekici hale gelir.
Hiç kendine ait bir-iki düşüncen oldu mu? Yoksa tüm düşüncelerin ödünç mü alınmış?
Yaşamı arıyorsak bu, ölümün içinde durduğumuz anlamına gelir.
Bu dünyada aklı başında olmak son derece tehlikelidir. Aklı başında olan birinin, akıl sağlığından ötürü ağır bir bedel ödemesi gerekir.
Yaşın artması olarak düşündüğün şey aslında yaşın eksilmesidir. Doğum günleri olarak kutladığın günler, ölümün yaklaşmakta olduğunu belirten kilometre taşlarından başka bir şey değildir.