Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dinimiz, Allah'a kulluk görevinin hemen ardından an- ne-babaya saygılı olma ve iyi davranmanın bir görev olduğu- na dikkat çeker. Meryem suresinde Hz. İbrahim ile babası Âzer arasındaki bir diyalogu aktaran ayetler, evlâdın ebeveynine karşı saygısına bir örnek oluşturması bakımından ilgi çekicidir. Burada Hz. İbrahim, Âzer'e her sözünün başında "babacığım" diye hitap eder; babası müşrik olmasına, son derece kaba ve tehdit edici ifadeler kullanmasına rağmen yine de o saygısını koruyarak, "Selam olsun sana! Rabbimden senin için af dileyeceğim" der. Hz. Peygamber de en önemli amelleri, Allah katındaki de- ğerine göre, "Vaktinde kılınan namaz, ebeveyne iyilik ve Allah yo- lunda cihad"26 şeklinde sıralamıştır. Çok meşhur bir hadiste, "kebâir" (büyük günahlar) diye bilinen başlıca kötülüklerin en büyükleri, “Allah'a ortak koşmak, ebeveyne âsi olmak ve ya- lan yere şahitlik yapmak" şeklinde ifade edilmiştir. Peygamberimiz, anne ve babaya iyilik etmeyi Allah'ın değerli gördüğü en güzel davranışlar, onlara karşı gelmeyi de büyük günahlar arasında sayar. Müslüman şahsiyetinin oluşmasında en etkin durumlardan birisi, anne-babaya iyi davranmaktır. Onlara iyi davranmak, dinin en önemli emirlerinden biridir. Onlara iyi davranmak dinin bir emri olduğu gibi insan olmanın da bir gereğidir. Hatta Allah Teâlâ onlara iyi davranmayı kendisine kulluk etmekle birlik te zikrederek “Rabbin sadece kendisine kulluk etmenizi, anne-babanıza da iyi davranmanızı emretti" buyurmuştur.
Sayfa 217 - Tahlil YayınlarıKitabı yarım bıraktı
içki, kumar, faiz, zina, hırsızlık ve adam öldürmek gibi günahlara büyük günahlar, yani kebâir denilmekte, bir kısım küçük günahlara da sagâir adı verilmektedir. Yüce Allah'ın izni ve rızasıyla kebâir ve sagâir sahiplerine önce peygamberler şefaat ederek, Allah Tealâ'dan onların bağışlanmalarını isteyecekler, daha sonra ilim ehli olan salih kullar ve dünyadaki güzel amel ve ibadetleriyle Rabbimiz'in rızasını kazanmış olan veli kullar şefaatçi olacaktır. Bunların dışında şehidlerden, fakirlerin ve belalara karşı sabreden müminlerin ölmüş çocuklarının şefaatleri de haktır. Şefaat sadece müminlerin küçük veya büyük günah sahipleri için geçerlidir ve yüce Allah hiç kimsenin kâfirlere şefaatçi olamayacağını beyan etmiştir.
Sayfa 122 - Semerkand yayınları
Reklam
Allah'a ulaştıran kısa yol;
Şu kısa tarîkın evradı: İttiba-ı sünnettir, feraizi işlemek, kebairi terketmektir. Ve bilhâssa namazı ta'dil-i erkân ile kılmak, namazın arkasındaki tesbihatı yapmaktır. TARİK : Yol. İTTİBÂ-I SÜNNET : Peygamberimizin (a.s.m.) sünnetine uyma. FERAİZ: Farzlar KEBAİR: Büyük Günahlar TA'DÎL-İ ERKÂN : Namazda rükûda, secdelerde, kavmede (rükûdan kalktıktan sonra ayakta durmada) ve celsede (iki secde arasında oturmada) her âzâ hareketsiz olduktan sonra bir miktar durmak.
Sayfa 532 - Namazın arkasındaki tesbihat bahsi çok önemli.!!!
Geri13
59 öğeden 46 ile 59 arasındakiler gösteriliyor.