Başın öne eğilmesin... Aldırma gönül aldırma...
Canım Sabahattin Ali... Yeşil mürekkebi, kalemi ve beyaz sayfalarıyla 
Osman Balcıgil kaleminden anlatılmış bu romanda...
Doğumundan ölümüne, çalkantı hayatı , aşkları , şiirleri , kitapları herşeyi bu eserde nakış nakış, kaleme alınma hikayeleriyle anlatılmış. Gerçekten döneminin zor zamanlarında, çok şeyler sırtlanmış canım yazar. Yılmadan devam etmiş dik kafasına...
Ah ne çok çekmiş düşüncelerinden ,dilinden Sabahattin Ali bir kez daha anladım. Dik kafalı, dediğim dedik bir yapısı varmış. Ve bunun farkında olup hep bundan kaybettiğini biliyormuş , ancak genede vazgecmiyormus bu huyundan :/
Nahit'e olan aşkı , kadınlara olan duyarlılığı, aşka olan inancını yeni öğrendim desem yeridir. Tam bir aşık kukumav kuşu gibiymis Sabahattin :D Aşk diye diye yani , neler neler :D
Ben onun hayatını okurken çok hüzünleniyorum. Nedenini tam olarak bilmesem de hep bir hüzün sarıyor kalbimi , Caaaanım Sabahattin Ali'm o benim ...
Çok severek okudum kitabı :) tekrardan onu tanımak ve tarihi bir roman havasında tanımak güzeldi. Biyografi tarzında yazmış yazar kitabı, aldığı eğitimler, konuştugu diller. Fazlaca Sabahattin Ali' yi tanıma imkanı buldum.
Bir Sabahattin Ali antolojisi olan bu eseri sevdim. Samimi olması , bana kattıklarıyla sizlere de öneririm.
Kitaplarla kalın sevgili dostlar...
