Mekke’de bir insan,
Meydanlarda Allah’ı anlatıyormuş;
Hiçbir şeyi ilah kabul etmemeyi, sadece Allah’ı ilah olarak kabul etmeyi…
Kimseye kul olmamayı, sadece Allah’a kul olmayı…
Haksızlık etmemeyi, haksızlığa boyun eğmemeyi, ona karşı çıkmayı…
Çalmamayı, yetim malın göz koymamayı…
Haram malı yememeyi ve kumar oynamamayı anlatıyormuş.
Sonra da peygamber olduğunu, kendisine de tabi olunmasını istiyormuş.
Onu yakından tanımak için yola çıkıyorsunuz.
Mekke’ye yaklaştıkça başka şeyler de duyuyorsunuz;
O’nunla alay dildiğini, O’na deli dendiğini…
Peşinden gidenlerin tahkir edildiğini,
O’na uyanlara nasihat edildiğini,
Vazgeçmeleri için bir şeyler vad edildiğini,
Sonra da tehdit edildiğini,
Vazgeçmeyenlere işkence edildiğini ve katledildiklerini duyuyorsunuz.
Sonra da davası için anayı, babayı, eşi, evladı, bırakıp hicret etmenizi;
İçki içmemeyi, faiz almamayı, vermemeyi de isteyecekmiş sizden!
Eğer tüm bunlara evet diyorsanız,
Medine’ye ulaşmak istiyorsanız,
Artık size anlatacak başka bir şey kalmadı.
Size söyleyecek tek bir söz kaldı;
Mekke’ye hoş geldiniz!