Aşkın en güzel tablosunu velilerden İbn-i Semnun Hazretlerinden bir örnekşi ifade edelim.
İbn-i Semnun minbere çıkıyor.Halka dönük, aşkı anlatmaya başlıyor.Gözleri boşluğa doğru, ne yöne baktığı belli değil, büyük bir vecd içinde...O sırada nerden geldiği bilinmeyen bir kuş caminin içinden süzülüp geliyor, Semnun Hazretlerinin eline konuyor, gagasını tırnağına vuruyor, incecik bir kan şeridi akıyor kuşun gagasından ve kuş oracıkta çırpınıp ölüyor.
İbn-i Semnun hadise karşısında şöyle diyor :
"-Aşka ait kelimelerin nebata ve hayvana tesiri vardır; ancak gafil insana tesir etmez."
Peki, ne var bu alemde zaman üstü?
Bir şey var!.. Onu derinden derine duyuyoruz, gözümüzü kapattığımız zaman bütün bir hayal aleminde, boşluk aleminde ruhumuzu görüyor gibi oluyoruz. İşte, ruhumuz zamani değildir! O, büyük vatandan gelen ruh , zaman üstü vatana hasret... Öyle ki, bu dünya bir kedinin içine düştüğü kuyuya benziyor. Sırılsıklam kedi, durmadan taşlara tırmanıyor, kuyudan çıkmaya çalışıyor, bir türlü çıkamıyor, çırpınıyor, uğraşıyor. Ruhumuzun hali bu, manası bu, " vatan sevgisi imandandır! " hikmetinin de esası bu... Biz zamanın üstüne çıkmaya davetliyiz.Sanki bir denizaltı gibiyiz dünya hayatında... Bütün dava suyun üstüne çıkabilmekte... Bu durumda Dünya 'yı bütün eksiklikleri vadedici ve basamak teşkil edici mahiyetiyle anlamak ve böylece zamanı aşmak... Dava bu dava, rejim bu rejim!..
Zaman, Allah 'ın eşya ve madde üzerine attığı bir ağdır. Bir balık ağı sanki... İçinde olmayan hiçbir şey yok. Her şey o ağın içinde, o ağın muhtevası...
Talebe ne demektir? Talep etmekten, istemekten gelir bu isim... Talep etmek de bir ilimdir, bir ilk ilim... İlim istiyebilmek için de bir ilk ilim ister. Muallim de böyledir; bir taraftan öğretirken, bir taraftan da talebesi ona öğretir.