Bir süre sonra on dördünde, güzel mi güzel, uzun boylu, al yanaklı, parlak, uzun saçlı büyük kızını; on ikisinde şirin mi şirin toplu yanaklarından gözleri kısılmış, sırtına kocaman bir çanta takmış küçük kızının elinden tutmuş, arkadaşlarına laf yetiştirip, güle oynaya yürürken gördü. Kızlarını önünden geçtikleri saniyeler boyunca nefesini tutup, kımıldamadan izledi.