Var mı beni içinizde tanıyan?
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim.
Kalmasa da şöhretimi duymayan,
Kimliğimi tarif etmek zor benim…
Bülbül benim lisanımla ötüştü.
Bir gül için can evinden tutuştu.
Yüreğine Toroslar’dan çığ düştü.
Seninle buluşmamız ne kadar zor olsa da,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Beş dakika baş başa kalmamız suç olsa da
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Çağırsam bile gelme,yorulma ne olursun,
Sen üzülme,incinme,kırılma ne olursun,
Beni yanlış anlama,darılma ne olursun,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Bir gün bensiz kalsan da benimle yaşamanı,
Aşkımın değerini sır gibi taşımanı,
Nemli bakışlarınla resmimi okşamanı
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Senden tek dileğim var,özel imtiyaz değil,
Kulun başka bir kula ibadeti farz değil,
Haşa! Yaratan gibi beş vakit namaz değil,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Cemal Safi
Göz mü değdi hiç etmezken
Vicdanına güç yetmezken
Karıncayı incitmezken
Sevgiliye kıymak niye
Daha bu yıl bu ekim'di
Kovsam gitmem diyen kimdi
A vefasız beni şimdi
El yerine koymak niye
Ben yarıydım sen bitikken
Sen yıkıktın ben dimdikken
Sırılsıklam körkütükken
Birdenbire aymak niye
Binbir yalan temin edip
İkrarından emin edip
Safi yemin edip
Cemalinden caymak niye
Cemal Safi
Ben çobandım sen yıldızı, Gökyüzünden kaymak niye
Unutulmak alın yazım, Dilden dile yaymak niye
Bir yalana beş katıpta suçluyorsun son mektupta
Sevabımı unutupta, Günahımı saymak niye
Göz mü değdi hiç etmezken
Vicdanına güç yetmezken
Karıncayı incitmezken
Sevgiliye kıymak niye
Cemal Safi
Harâmi hırlıydı şimdiki beyden,
Eşkiya eskiden dağa çıkardı.
Konuğa kem gören şu köhne köyden,
Eskiden essahtan ağa çıkardı!..
Hanzonun, hırbonun, nüfusu azdı.
Doksan bin içinde dokuz olmazdı!
Sığırın hepisi öküz olmazdı,
"Meydan mı verirdim bu ayrılığa?
Bilseydim bu kadar zor olduğunu,
Bilseydim dünyanın böyle karanlık, bilseydim hücreden dar olduğunu,
Meydan mı verirdim?"