Anlaman gerekense şu: Oyun bitene kadar hiçbir şey bitmiş değildir. Elinde tek bir piyon kalmış olsa bitmez. Bir tarafta tek bir piyon ve şah varken, karşı tarafın bütün taşları duruyor olsa da, oyun devam eder. Sen bir piyon olsan da -ki belki hepimiz öyleyiz- piyonun en sihirli taş olduğunu asla unutmamalısın. Ufacık ve sıradan bir şey gibi görünebilir ama öyle değildir. Çünkü hiç bir piyon piyondan ibaret değildir. Bütün piyonlar kozadan çıkmayı bekleyen birer vezirdir. Senin tek yapman gereken, ilerlemeye devam etmenin bir yolunu bulmaktır…
10/10 bir kitap değil bence ama bir 8'i olduğunu söyleyebilirim.
Victor Hugo'nun kaleminden okuduğumuz bu kitap bize bir idam mahkumunun ölümüne giden 6 haftayı anlatıyor. Karakterimiz biraz melankolik biraz romantik bir kişiliğe sahip diyebiliriz. Karakterimizin dönem adaletini , cellatlarin acımasızlığı hakkındaki eleştirilerini ve sık sık yaşadığı duygu değişimlerini okuyoruz.
Kitapta karakterimizin kızıyla buluşma anı ve son sahnesi- ölüm sahnesi - beni çok etkilemişti.
Körlük, bende büyük bir etki yarattı diyebilirim. Çok sürükleyici, insanda merak uyandıran, bi ufaktan da distopyaya kaymış bir roman, çok süslü bir anlatımı yok gayet sade bir dille yazılmış bu kitap okurken insanı alıp giden akıcı türlerden.
Konusu bakımından da bence çok başarılı olan bu roman herkesin-doktorun karısı dışında herkesin-sebepsiz yere kör olmasını, doktorun eşinin insanlığa yaptığı fedakarlıkları anlatıyor.
Kitapta karakterlerin ismi verilmediği gibi beyaz perdeye aktarılan versiyonunda da hiç bir karaktere isim verilmemiştir.
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,6bin okunma