Siz inanmırsınız, amma mən inanıram. Dostoyevskinin və ya Volterin əsərlərində birisi deyir ki, əgər Allah olmasaydı, onu insanlar özü uydurub yaradardılar. Mən qəti sürətdə əminəm ki, ölməzlik ədəbiyyat yoxdursa, böyük insan zəkası buna gec tez nail olacaqdır.
Bir de yüreğimden ziyade zekamı ve yeteneklerimi takdir ediyor, oysa o benim tek gurur vesilem, her şeyin, her yeteneğin, her mutluluğun, her acının tek başına kaynağı. Ah, benim bildiklerimi her kes bilebilir - bana özgü olansa yalnızca yüreğim.
Ne diyorum ben? Başkaları birazcık çaba ve yetenekle karşıma geçup sıkılmaktan uzak bir kendini beğenmişlikle çalım satarken, ben kendi çabamdan ve yeteneğimden mi kuşkulanıyorum? Bana her şeyi bağışlayan güzel Tanrım, niçin verdiklerinin yarısını geri alıp bana özgüven ve yeterlilik duygusu vermedin ki?
Arkadaşların için tek yapabileceğin, onların mutluluklarını bozmamak, mutkuluklarını artırmak. Ruhları endişe verici bir tutkunun altında ezilip kederle mahvolurken, onları biraz olsun avutabiliyor muyum?.. "
Anlatması zor. Birini çok sevmişsem, adını asla başkalarına söylemem. Onlara ait bir parçayı başkalarına teslim eduyormuşum gibi gelir bana. Gitgide gizli kapaklı şeyleri sever oldum.