Gökyüzü düşüyor kuşlar bulutlar düşüyor yağmurlara tutunarak... kırgın olduğum bir adam içime acılar salıyor kapamışım gözlerimi hüzünle titreyen bir perdeyim... tıkır tıkır bir film işliyor. sıpka bir hayat geçiyor varoşlardan. şımarık yüzlü sakallı bir çocuk dalga geçiriyor hayatla gözüm diyen bıçkın diliyle karanlığa söylüyor; ben bir bıçak ucuyum kavga vermiş halkına, başkaldırıyorum hey varın benim farkıma en çok bize kızıyorum en çok bana.. hayatın biley taşında biten bıçak gibi kalıyoruz... kabı ıslanmış kibritiz ateş veda ediyor kalbimize kör bir düğümü kılıçla kesmişler diyorlar iskender oysa bir düğüm bile değiliz ve de kılıç... yazık ki içi ağrıyan bir kabuktur bizden geriye kalan. bugün bugün bir daha azalan....
Üzerinde ”EN GÜZELE” yazılı, altından bir elmayı, şölenin yapıldığı salonun ortasına bırakıverdi. Doğal olarak bütün tanrıçalar, bu elmaya sahip olmak istediklerinden uzun tartışmalar oldu. Sonunda üç büyük tanrıça dışında diğerleri çekildiler. Ama kudret tanrıçası Hera, zekâ tanrıçası Palas Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmakta
Geri13
32 öğeden 31 ile 32 arasındakiler gösteriliyor.