Nesiller boyunca çeşitli tanrılara, meleklere azizlere yakarmış, sayılamayacak kadar çok alet, kurum ve sosyal yapı icat etmiş olsa da insanlık yine de açlık, hastalık ve şiddet yüzünden kitleler halinde ölmeye devam etmiştir.
Siyonizm devlet bildirgesinde şöyle yazılmış, biz Siyonist devlet sinirlarini cizmedik bir harita yok ne zaman biz bitti dersek sınırımız o olacak. Bu gerçekten çok dikkat çekici yanı bu azgın sürü doymayacak.devaminda Ortadoğu ülkelerinde ilk olarak askeri sistemi yok etmeyi ve dini yapı olarak Şii ve durzilik yaygınlaştırmayi hedeflemisler.
Bir diğer dikkatimi çeken husus dünya genelinde zengin Yahudilerin yılda bir kez Kudüste toplanıp siyonistlere para ve askeri yardım sağlaması.
Bunu Müslüman ülkeler yapsa neler..
Varlıklı olmak, dilediğin zaman dilediğini yapabiliyor olmak, özgürlük gibi geliyor çok insana. Oysa gücünü sadece varlıklı olmaktan alan insan korku içindedir. Varlığını kaybetme korkusu içindedir.
Çok müşkül durumda da beni rahatsız etmeyeceğini söylüyorsun. Bense böyle olmasını istemiyorum. Senin her işine koşmak beni memnun eder. Bunun seni de memnun etmesini isterim.
Dini olsun, felsefesi olsun her düşünce varlığını sürdürmek,harekete geçirdiği kuşağın ötesinde gelecek kuşakları etkilemek,iz bırakmak ister.Oysa el yazmalarının en eğreti bir ölümsüzlüğü vardır!Bir yapı daha çok sağlam,kalıcı ve dayanıklı bir kitaptır! Yazılı sözü yok etmek için bir meşale ve bir barbar yeterlidir.İnşa edilmiş sözü ortadan kaldırmak için toplumsal bir devrim,bir dünya devrimi gerekir.
Sözün bütün kanatlarını kırdım. Ey dünya, çok yorgunum. İnsanlar bakıyorlar bana, gözlerinin izi kalıyor yüzümde. Yalnızlığın son burcunu da ekledim içimdeki kaleye. Sessizce uzaklaşıyorum, kimsesiz bir gölge olarak duvar diplerinde yaşamın.