Geçmişten gelen..
Geçmişte yaşadıklarınız psikolojinizi, benlik duygunuzu ve insanlarla kurduğunuz ilişkiyi etkiler. Bu herkes için geçerlidir. Çocukluğunuzdan kalma acı dolu, çözümlenmemiş sorunlarınız varsa -bunlar ebeveyn davranışlarından, ailesel sorunlardan ve fiziksel şiddetten kaynaklanan, cinsel istismardan ilgisizlik gibi daha ılıman ama daha derin yaralara kadar uzanır- kalıcı öfke belirtileri geliştirme konusunda yüksek risk altındasınız demektir.
Hayat bizi geçmişte çözümlenmemiş bir şeyle geleceğe gönderir.
Yaşanmış bir olayın unutulmasını istemek anlamsız bir istektir. Zira unutmak iradi değildir. Kişi yaşadığı bir olayı unutmak istedikçe, zihin bu isteği kendine bir müdahale olarak algılar ve direnç gösterir. Daha çok akla gelir.
Aynı şey konuşmak için de geçerlidir. Konuşmak bir ihtiyaçtır. Zihnin boşaldığı kanaldır. Zihin boşalmazsa, duygusal
Melankolik bir ruh halinin, çözümlenmemiş hastayım, kafamdaki soruların değil, kafamdaki cevapların sorulara ihtiyacı var. Hiçlikten varlığa, varlıktan hiçliğe endeksli bir mekanizma zincirinde bulunmak ve bu mekanîzmada özgürlükten bahsedip, yani beynimizde kurguladıǧımız, adına özgürlük dediğimiz kavramın gerçekten bize özgürlük hakikatini sunduğunu düşünme hissiyatı veren duygu, biçim ya da ŞEY nedir?
Atomsal düzeyde bile, bilimsel olarak kanıtlanan, atom parçacıklarının (elektron, nötron, proton (kuark)) özgür hareket edemediği, belli bir mekanîzmaya, bir işleyişe sahip olduğu, başka bir deyişle kendi öziradeye sahip olmadığını bilmemize rağmen, bize özgürlük denen fikri kim aşıları. Insanın ilk ortaya çıkışından, içinde bulunduğumuz zaman dilimine kadar aynı süreçleri, aynı yaşayış tarzını esas aldığı aşikar. (yemek, içmek, çoğaltmak, daha iyi bir yaşam için, yaşam koşullarını iyileştirmek, birliktelik için Din, Îdeolojî, Kavramlar üretmek)
Saydıklarım dışında insan ne yaptı?
"Gurur ve merak acı çekmemize neden olan iki şeydir. İkincisi, her şeye burnumuzu sokmamıza yol açar ve ilki de çözümlenmemiş ve saptanmamış herhangi bir şeyi dışlamamızı yasaklar."
Çözümlenmemiş çatışmalarla yaşamak öncelikle müthiş bir enerji israfıdır.
Karen HORNEY
(Çağımızın Nevrotik Kişiliği)