Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aldırma ; yüzümde sabitlenmiş gülümsemeye , mesleki deformasyondur..... patronumun isteğidir yani. eh ! böyledir işte ,ömrü karalama defteri gibi kullanmanın sonucu.... bilincinde ;sürekli kelimeler açar ve asla kokmazlar hiç biri güller gibi bana göre kim yaparsa aşkın tarifini ;alayı yalandır ! başkası nasıl kullanabilir ki ! sana bakarken
Ve sustu kadın...
Ben seni susturmam kadın susturmam İstediğin kadar konuş,istediğin kadar söylen dırdır yap! Çünkü sen söylendiğin zaman, beni ne kadar çok sevdiğini anlıyorum… Beni kaybetmek istemediğini anlıyorum … Sen susma kadın … Sen susma… Biliyorum ki sen susarsan…🥹🥹🥹 Susma sen… Ben seni konuşurken daha çok seviyorum kadın…
Reklam
sen, seni sevdiğimi bilmeyecek, öğrenmeyeceksin
söylesem ah söyleyebilsem derdimi mehtap bir gecede açabilsem sana kalbimi göreceksin seninle dolu desem, diyebilsem ki seviyorum seni çılgınca aşığım sana ama demem, diyemem çünkü aramızda dağlar, denizler ve benim o kahrolası gururum var bu böyle sürüp gidecek sen, seni sevdiğimi bilmeyecek, öğrenmeyeceksin ben her gece yıldızlara seni sevdiğimi söyleyeceğim sana asla... çünkü aramızda dağlar denizler ve benim o kahrolası gururum var
Victor Hugo
Victor Hugo
Annem İçin
Öldükten beş gün sonra geldin rüyama. Babaeski’deki eski evin oradasın. Hayır gelin çıktığın ev değil, diğeri. Biz çocukken her yazları kardeşlerinle, kuzenlerimle bir araya geldiğimiz eski mezarlığın oradaki ev. Evin bahçesine çiçekler ekilmiş. 20 li yaşlarındasın. Sanırım hiç evlenmemişsin. Bahçedeki çiçekleri suluyorsun. Çok mutlusun. O kadar
"Deli Bal"
- Birtanem füsun’um sözümü tutamadığım için beni affet canım füsun’um aşkım herşeyim yine yüzyüzeyiz sana en başta verdiğim sözü tutamayacağım birtanem yanıbaşında kalamayacağım ama beni affedeceğini biliyorum çünkü sen sevdiğini affetmeyi bilirsin seni dünyadan çok seviyorum. Hani birlikte okumuştuk küçük prens’i ben sana oradaki tilkiyim deyince sen bana kızmıştın evet ben o tilkiyim beni sevginle evcilleştirdin bak kaçamaz oldum bana beklemeyi öğrettin aşkın yolunu yordamını öğrettin.. Füsun sen beni yeniden yarattın seni dünyadan çok seviyorum hayattan çok seviyorum ama ben yaralıyım birtanem gücüm kendime yetmiyor gücüm seni kendimden korumaya yetmiyor dün seni mutlu etmek için çıktım yola ben uçarken senin kanatlarını kırdım ben mutluluğu bilmiyorum füsun korkuyu senin gözlerinde gördüğümde anladım kendimi güle deli gibi aşık olup yapraklarını yiyen bir kurtçuk gibi hissediyorum ben uzağa gidiyorum birtanem sevgimin seni acıtamayacağı bir yere seni acıtmadan inciltmeden sevebilecek bir yere.. Bana delibal diyorsun ya delibal’ın fazlası zehir olsun.. Delibal zehir.. Bana uzun bir aşk yaşattın çok mutluyum giderken sende mutlu ol birde beni affet şimdi değilse bile bir gün affet.. Sayamayacağın kadar öpücük,yıldızlar kadar öpücük birtanem.
"Aslında kızgınlığım kendime çünkü senin geldiğin gün benim seni sevdiğim ilk gördüğüm o gün o yoktu. Seni ben aptalığımla kaybettim, onun kadar cesur olamayışımla kaybettim..."
Reklam
Ebrar 2126
Ebruar kavramını veya Ebruarı bunların nasıl kimseler olduklarını el alacağız, konuşmaya çalışacağız Ebruar her ne kadar Türkçe'ye bir isim olarak geçmişse de aslında Arapça eril bir çoğul yani Ebruar iyiler demek Bu kekili bunun Ber veya Ber ayette geçtiği üzere Cenab-ı Hak Hz. Yahya için o Ber ile bir valideyhi Olem yakın Cebber'in
"Hayır sevgilim. Sen olduğun gibi güzelsin, çok değerlisin. Hep öyleydin, öyle kal... Ben seni seviyorum, oldukça fazla... Evet seni unutur gibi olduğum zamanlar oldu doğru, lakin hiçbir zaman tam anlamıyla gidemedim senden. Hep aklımdaydın ben fark etmesem bile bilinçaltım hep sendin. Zaten o yüzden değil miydi, gündüzleri unuttuğumu sanmam,
Burak Soytürk

Burak Soytürk

@buraksoyturk
·
08 Nisan 15:40
Michelangelo'nun Rüyası
... Lodovico Buonarroti, Michelangelo'nun babası, oğlundaki salt mükemmelliği hiç anlamayan son derece varlıklı bir adamdı, bu yüzden bazen onu dövüyordu. Hiçbir çocuğu, hayatını kazanmak için ellerini kullanmayacaktı. Bu yüzden Michelangelo ellerini kullanmamayı öğrendi. Yıllar sonra, şehri gezen bir prens, Michelangelo'nun atölyesine girdi ve ustayı, tek parça halinde 5,5 metrelik bir mermer parçasına bakarken buldu. O zaman prens, söylentilerin doğru olduğunu anladı. Michelangelo son dört aydır her gün buraya gelmiş, mermere bakmış ve evine dönmüştü. Bunun üzerine prens aşikar olanı sordu, "Ne yapıyorsun Michelangelo?" ve Michelangelo da prense dönüp ona baktı. Sonra fısıldadı... "Çalışıyorum..." 3 yıl sonra mermer parçası Davut Heykeli oldu...
Dokuzlama “Seni boşuna mı seviyorum sanıyorsun?”
Seni boşuna mı seviyorum sanıyorsun? Biz, ''Kâlûbelâ''da beraber değil miydik? Ben o günü hatırlayamıyorum. Sen de hatırlayamazsın. Ama, mutlaka yanyana idik. Tanrı buyruğuna beraber baş eğmedik mi? Evet demedik mi? Çünkü sensiz eksik oluyorum. Yarım oluyorum. Biz, birbirimize ''Kâlû belâ''da
600
600.gün... Zamanı tutamıyorum sevgili durduramıyorum. Son günümüzde bana "dursun mu zaman?" demiştin. Dursun artık sevgili, dursun artık, hayır zaman akıp gitmesin. Yarın, dün olsun. Zaman artık geriye aksın istiyorum. Merak etmiyorum geleceği, istemiyorum geleceği. Gözlerimin ışığının sönmesini izlemeyi değil, ışığını geri kazanmasını
Reklam
"Kavuşacağız, göreceksin. Yürekten inanıyorum buna. Sen ne kadar gitmeye çalışsan da bu aşk seninle olacak. Ben senin içindeki o değerli hazineyi görüyorum. Sana inanıyorum, güveniyorum. Çok uzak bir zaman değil, bir gün gelecek bir arada olacağız. Sonra geçmişe dönüp baktığımızda yaralarımızı beraber saracağız. Ve hiç olmadığı kadar çok birbirimize bağlanacağız. Sonra hep birbirimizi seveceğiz. En güzel şekilde seveceğiz. O gün geldiğinde birbirimize, birbirimizi armağan edeceğiz. O zaman en mutlusu biz olacağız. Sonra hep böyle sürüp gidecek, mutlulukla. Tekrar birbirimizin olduktan sonra biz, birlikte hayaller kuracağız. Büyük, kocaman hayaller. Sonra birbirimizden güç, neşe, heyecan bulacağız. Bütün bunları gerçekleştireceğiz sevgilim. Evet sen her zaman benim düşlerimdeki sevgilim olarak kalacaksın. Gerçekte de zaman yaklaşacak. Tekrar bir araya geleceğiz. Kurduğun hayallerden daha güzel bir hayatı birlikte yaşayacağız, göreceksin. Yürekten inanıyorum buna. Çünkü seni seviyorum ve hep seveceğim, inadına seveceğim, ilelebet seveceğim." (Jack Brighty'den)
No panic
-Şuranda birazcık dert kalmış. Orası değil ya biraz sağ, azıcık yukarı, heh işte tam orada. -Geçti mi? -Hayır, dur ya ben alayım. -Olmaz Tolga! -Neden, ne olacak? -Çünkü o zaman dert sana geçmiş olur. -Canım o sendeyken dert. Bana geçince benimkilerin arasında belli olmayacak kadar küçük ve yitik kalacak. -Yine abartmıyor musun? Biraz daha
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.