Öncelikle yazarın hayat hikayesinden giriş yaptığımız için bu sert dilini ve büyük nefretini bir parça anlayabiliyoruz. Ama hak veriyor muyuz?
Kitapta yeri geldi sinirlendim, yeri geldi güldüm, yeri geldi katıldım cümlelerine. Bence yazarın en büyük sorunu yazdığı bazı cümlelerde bir grup erkeğe hitap etse haklı olacakken tüm erkekleri genelleyerek kendisini haksız duruma düşürmesi. Kitabın içinde erkeklerin dişi olamamanın eksikliğini; korkusunu, öfkesini taşıdığını defalarca kez haykırması, cinsellikle ilgili bu kadar sert yorumlarda bulunup kafasızların sığınağı olduğunu söylemesi , tüm erkekleri öldürmemiz gerektiğini söylemesi gibi haddini aşan pek çok yorum ve sert çıkış olsa da yazar amacını gerçekleştirdi ve beni bu kitabı okurken erkeklere karşı gerçekten öfkelendirdi.