“Başka bir deyişle, babamın yüreğinde uzun bir süre boyunca var olan bu ağırlık -günümüz terminolojisiyle travma- oğlu olarak bana da, kısmen de olsa, aktarıldı. İnsanların birbiriyle bağ kurması böyle bir şeydir, tarih de böyledir. Özünde ‘devamlılık’ denen eylem, tam da bu ritüeldir. İçeriği ne kadar rahatsız edici olup ona sırt dönmek isteseniz de bir parçanız olarak sizde devam edecektir. Eğer öyle olmazsa, tarihin ne anlamı kalırdı?”