Dinmek bilmez bir ağrı çeken diş. Ne kibrit çöpünden imdat, ne berber kerpeteni, ne karanfil yağı, ne de eczacı gülâcından...
İşte böyle; bir zamanlar beynim <mutlak hakikat> acılarına yataklık etti.
Ağrıyan akıl dişimdi.
#kendikalemimden
Ben bir yol katarı
gidiyorum hayat denen bu yolda
Karşıdan gelip geçen rüzgar geçip giden zamanım mıdır?
Ben ona doğru yol alıyorum
O da bana yaklaşmakta süratle
Bu rüzgar benden bir şeyler koparıp götürmekte
Tıpkı zamanın benden alıp götürdükleri gibi
Bazende bu rüzgar hafif ama güzel bir esintiyle
Yüzüme gülücükler kondurmakta
Tıpkı zamanın hızla geçtiği
Seyrek ama güzel anlar gibi
Ben dursam rüzgar dinmez mi?
Bu rüzgar dinmek bilmez mi?
Geçen zaman gibi acımasız mı
Ardımda bırakıyorum rüzgarı inatla
Onu tutamayacagımı bildiğimden
Ben ise yol alıyorum
Yolum hep meçhule doğru
Yol birazda böyle olmalı
İnsanı bilinmezlikler beklemeli.