Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben belki iflah olmaz bir nostaljiğim, ruhumda yetiskinler dünyasını asla kabullenemeyen bir çocuk var, ama böyleyim işte.
Sayfa 225
Ben doğuştan mağlup bir medeniyete aidim ve eğer kendimi inkâr etmeyeceksem alnımda bu lekeyle yaşamaya mahkûmum."
Sayfa 222
Reklam
Evlilik belalı bir kurumdur. Düğünden önce her adam dikkatlidir, naziktir; göz koydukları genç kiza 'kendi karıları oluncaya kadar prenses gibi davranırlar; sonra hızla birer zorbaya dönüşürler, ona hizmetci gibi davranirlar, tepeden tırnaga degisirler ve toplum da bu konuda onları yüreklendirir. Düğünden öncesi oyun mevsimidir; sonra ciddi ve karanlik ve üzücü şeyler başlar. "Kadınlar tarafında da manzara daha parlak degildir. Kapılanacak bir yer aradıkları sürece şeker gibidirler. Tatlı, uzlaşmacı, birlikte yaşamaktan zevk alınacak insanlar olurlar- damat adayı evlenme kararını verinceye kadar, onu rahatlatmak için gereken her şey yapılır. Kadınlar o ana dek gizlemeye çalıştıkları gerçek tabiatlarını ancak düğünden sonra açığa çikarirlar. "Kadınlardaki dönüşümün erkeklerdeki kadar kaba ve sistemli olmaması, onları bir nebze aklar. Halbuki erkek tarafinda, sevgili ile koca arasindaki fark, köpek ve kurt arasındaki kadar büyüktür. Düğünden önce hepimizde biraz köpeklik, dügünden sonra ise kurtluk vardır. Başkalaşım farklı derecelerde gerçekleşir belki, ama ondan tamamen kurtulmak çok zordur. Bazı çevreler açısından bu dönüşümü, ergenlikten yetiskinlige geçis kadar dogal kabul edilir. "Kadınlarda geçis bu kadar keskin olmaz. Ya gerçekten sevgi dolu ya da kötü oyuncu olduklarindan ötürü pek çok kadın köklü bir degisim geçirmez ve gerçek tabiatini erkek söz kesmeden önce ele verir.
Sayfa 216
"Bir adam dünyadan elini eteğini çekmeye karar verdiğinde, bu fiziksel şiddet içermese de intihar gibi bir seydir. Aşikâr sebeplerin yanı sıra, en yakınlarının bile bilmediği hatta kendisinin bile bilincinde olmadığı gizli nedenler bulunur."
Sayfa 212
İnsan maziyi idealize ettigi için kendi zamanını hep küçümser.
Sayfa 193
"İki uçurum arasında kalmış gibiyim, ne ileri, ne geri gidebiliyorum."
Reklam
"İnsan geçmişin yok olması karşısında kolay avunur, asıl kaldırılamayan, geleceğin yok olmasıdır."
mutlu halkların tarihi, mutlu çiftlerin de edebiyatı olmazmış
Sayfa 194 - YKY
İnsan maziyi idealize ettiği için kendi zamanını hep küçümser.
Sayfa 193 - YKY
Dinler boynumuza yuları geçirmek ve yaşamamıza engel olmak için suçluluk ve utancı icat etmişlerdir! Eğer erkekler ve kadınlar ilişkileri, duyguları, bedenleri hakkında serbestçe konuşabilselerdi, tüm insanlık daha gelişkin, daha yaratıcı olurdu. Eminim bu da bir gün olacak!"
Sayfa 188
Reklam
Ben arkadaşlarıma yaşadığım son ask gecesini anlayabileceğim ve bunun böbürlenme veya edepsizlik sayılmayacağı bir çağda yaşamak isterdim."
Sayfa 188
Bunu yapabiliyorum,büründüğüm kişilik tam olarak 10/10
Yıllar sürmüş arkadaşlığımızın üzerini bir kalemle çizebildim mi? Evet, aynen bunu yaptım.
Sayfa 166
Bir arkadaşın suçları seni de kirletir ve aşağılar; onları acımasızca yargılamak senin görevindir.
Sayfa 166
"Ormana girince, vahşi hayvanların yaptığını yap!"
Sayfa 165
Toplum yasaları yerçekimi yasalarına benzemez, insan genellikle aşağı degil yukari dogru düser... İlkeler insanin palamarları, baglarıdır; onlar kopardığıda serbest kalırsın, ama içi helyum gazıyla doldurulmuş ve yükseldikçe yükselen kocaman bir balona benzersin. Balon gökyüzüne yükseliyormuş izlenimi verse de aslinda hiçlige doğru yükselmektedir.
Sayfa 164
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.