1000 syf.
·
Not rated
·
Liked
Kitabın ilk sayfası çarpıcı bir cümle ile başlıyor: "Ya çarpılırsak o ışıktan. Gözlerimiz kamaşırsa. Bugüne kadar bildiğimizi sandığımız her şey doğru değilse..." E ama olur mu öyle şey, okumasam mı acaba...diye tereddüt ettiren bir kitap olmadı değil:) Önyargılarımı kırıp devam ettim okumaya. Öncelikle Şems'i Elif şafak~Aşk kitabından tanıyordum. Tanımak derken, karakterini, duruşunu. Örneğin, düşündüğünü korkmadan söyleme cesaretine, haksızlık karşısında anında ses çıkarmasına, Adaletli oluşuna, dürüstlüğüne ve bilgisine hayran kalmamak elde değil. İlk sayfalar kendini tekrar tekrar okutuyor Şems sayesinde; "Beni dinleyenler deliye döner. Ama neden akılları deli edeyim ki?.." Çarpıcı cümlelerinden bir tanesi bu. Aslında Şems'e yakıştırlan bir sürü saçma sapan etiketten ziyade çok kısa özetlemek isterim. Kendi bakış açım ile: O bir "münzevi" kendini Allah yoluna adamış. Bu dünyadan vazgeçmiş. Aynı zamanda sormak istediği sorularıyla onu tatmin edecek bir dost arayışında olan bir derviş.Bulduktan sonra da Mevlana'ya hocalık etmiş. Ve Celalettin Rumi'yi tamamlayan ve onu Mevlânâ mertebesine ulaşmasına yardım eden de Şems olmuştur. Kitap şemsin Mevlana ile dostluğu ve üzücü sonu ile bitiyor. Güzel akıcı bir üslûbu vardı ancak eleştireceğim kısmı da var elbette. Kitabın bir kısmında Şems Mevlana'ya sorular sorduğu esnada; Bâyezid-i Bistâmi'yi Hz Muhammed'den üstün görüyor. O kısım bana anlamsız geldi. Belki de ben anlamadım bilmiyorum. Kitabı genel olarak sevsem de çoğu kısmına katılmadığım aşikar:)
Aşkın Gözyaşları
Aşkın GözyaşlarıSinan Yağmur · Kapı Yayınları · 2018311 okunma
314 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Montaigne-Denemeler Montaigne 16.yy Fransız deneme yazarı. Deneme türünün yaratıcısı olarak kabul edilir. 1571 yılında babasından kalma çiftliğine çekiliyor ve geri kalan hayatını sükun içinde geçirmeye karar veriyor. Bu sırada kendini anlattığı Denemeler'ini yazıyor. Bunları yazarken bir de kum dökme hastalığıyla uğraşıyor. Aklımıza gelebilecek her konu hakkında yazmış Montaigne. Kendisinden başlayarak; hayat, felsefe, kanunlar, bilgi, düşünce, ruh, beden, aşk, dostluk, doğa, filozoflar, ölüm, mutluluk, kitaplar, sağlık, hastalık gibi daha bir sürü konu hakkında yazılar kaleme almış. İyi ki de almış. -Her insanda, insanlığın bütün halleri vardır. -İnsanın kendini anlatmasından daha zor ve daha yararlı hiçbir şey yoktur. -Kanunlar doğru oldukları için değil, kanun oldukları için yürürlükte kalırlar. Kendilerini dinlemeleri akıldışı bir güçten gelir, başka bir şeyden değil. -Kanunlardan daha çok, daha ağır, daha geniş haksızlıklara yol açan ne vardır? -En büyük, en şerefli eserimiz doğru dürüst yaşamaktır. -Kendini beğenmek insanın özünde, yaradılışında olan bir hastalıktır. -İnsanın doğuşunu görmekten herkes kaçar, ama ölümünü görmeye hep koşa koşa gideriz. İnsanı öldürmek için gün ışığında geniş meydanlar ararız, ama onu yaratmak için karanlık köşelere gizleniriz. -Nasıl doğuşumuz bizim için her şeyin doğuşu olduysa, ölümümüz de her şeyin ölümü olacak. Neredeyse her cümlesinin altını çizerek okudum. Tam bir başucu kitabı tabiri vardır ya işte bu kitap da öyle oldu benim için.
Denemeler
DenemelerMontaigne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202054.9k okunma
Reklam
624 syf.
·
Not rated
Öncelikle sonunda ağlamaktan ciğerimin solduğunu, bir anne olarak kendimi onun yerine koyduğum için üzüntüden migren ağrıları çektiğimi belirtmek isterim Yazarımız @kristinhannahauthor o duyguları, yaşanılanları öyle güzel betimleyip, kurgulamış ki bir sonraki sayfada ne olacak diye düşünmekten bırakamıyorsunuz kitabı. Tully ile Kate aynı yaşta iki genç kız. Yaşları aynı olsa da hem yaşama şekilleri hem de karakterleri çok farklı. Tully, babasını hiç tanımamış, annesi tarafından terk edilmiş ve anneannesi tarafından büyütülen; kendine güveni yüksek ve okulda popüler bir kız. Kate, kendine güveni olmayan, arkadaş bulmakta çok zorlanan ama mükemmel bir ailesi olan bir kız. Hayat bu iki zıt karakteri öyle bir zamanda tanıştırıyor ki, onlar bundan sonra TullyileKate dir. Ateşböceği Yolu’nda daha 14 yaşındayken ebediyete kadar dost kalacaklarına söz vermişlerdi. 30 yıllık dostluk onlarınki. Ta ki… Genelde Tully’ye bencillikleri için sinir olsam da onu da anlıyorum. Öyle bir şekilde büyümüş ki belki de böyle davranarak kendine kalkan oluşturuyor diye düşündüm. Kate’e de zaman zaman pasifliği yüzünden sinir oldum. Ama bazı şeyler karakter meselesi. Yap demekle yapılmıyor. Dostluk, aile ve aşk gibi kavramların çok güzel işlendiği güzel bir kitap olmuş. Ah hele o sonuuuu…. O sonuuuu…
Ateşböceği Yolu
Ateşböceği YoluKristin Hannah · Pegasus Yayınları · 20168k okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
SPOİLER İÇERİR . . . . . . . . . Eser dili ve anlaşılabilirliği bakımdan güzeldi. İşlediği konular olan dostluk, ihanet ve hayal kırıklığı ; işlediği karakterler olan işçi kesimi olarak günlük hayata yakındı. Aynı zamanda yazıldığı dönemin ruhunu taşıyan bir eser. Ayrıca eserin sonu daha güzel ve mutlu bir sonla bitebilirdi. Hikayenin sonu George ve Lennie para biriktirip mutlu bir hayata atılarak devam edebilirdi. Hikaye bu sonla bitince insan üzülüyor ve kitabın etkisinde kalıyor.
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023172.7k okunma
282 syf.
·
Not rated
Hangi birimiz hayatlarımızın kusursuz olduğunu ya da yaşadığımız hayatlarda çok mutlu olduğumuzu düşünüyoruz? Bence yalnızca çok az bir kısım hayatlarının dört dörtlük olduğunu düşünmekte. Geriye kalanlarımız peki? Sürekli pişmanlıklarımızı, yaşadıklarımızı, yaşayamadıklarımızı ya da yaşamak istediklerimizi; söylemek isteyip de söyleyelemediğimiz
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155.8k okunma
280 syf.
10/10 puan verdi
SIRADAN OLMAK İSTER MİSİNİZ?
Bu kitap aslında bir farkındalık gösterisi diyebilirim. Günlük yaşamda aşina olduğumuz hatta göz ardı ettiğimiz kısacası sıradan şeylerin hayatımızda ne kadar da yeri ve önemi olduğunu bizlere anlatmaya çalışıyor Neruda. Kendimde şiir emekçisi biri olarak değerlendirmemi yaparken aynı zamanda bir şairin penceresinden de bakmaya çalışacağım. Ki
Sıradan Şeylere Övgüler
Sıradan Şeylere ÖvgülerPablo Neruda · Can Yayınları · 20245 okunma
Reklam
280 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
Uzun zaman önce okumak istediğim bu eseri de şükür ki bir çırpıda okudum. Çok güzel bir eser diyerek okuma grubumla okumak istemiştim vakti zamanında ama sağlık sorunlarıyla ötelenmişti. Gerçekten güzel bir seçim yapılmış o vakit, okurken anladım. Anne ve baba sevgisinin ne olduğunu bilmeden, hatta onları çok fazla görmeden, hizmetçilerinin zorunlu bakımlarıyla büyümeye çalışan küçük kız Mary’nin hikayesi. O kadar küçük olup sevgi görmeyen bir çocuğun doğal tepkisiyle hırçın, bencil, aksi ve duygusuz bir çocuk oluyor Mary. Yetmezmiş gibi Hindistan’daki bir salgın sonucu anne, babası ve bakıcılarını da kaybediyor o küçük yaşında. Sonra ailesinden hayatta olan tek akrabası olan ölmüş halasının eşi, yani eniştesinin yanına gönderiliyor. Enişte de eşini kaybettiği için bir o kadar aksi bir adam. Enişte Bey, zaten sevgiye aç olan bu çocukla çok fazla ilgilenmiyor. Kelin ilacı olsa hesabı. Fakat yine de Mary’ye gönderildiği bu büyük bahçeli ev çok iyi geliyor. Temiz hava, hayvan sevgisi, toprak sevgisi, yeni edindiği arkadaşlar Mary’nin kalbini de ruhunu da değiştiriyor. Ve hiç bilmediği kendi gibi aksi olduğunu öğrendiği, ölecek dedikleri kuzeniyle güzel bir dostluk kurmasına vesile oluyor. Ve iki çocuğunda değişimi kalbe dokunuyor. Herkese iyi okumalar.
Gizli Bahçe
Gizli BahçeFrances Hodgson Burnett · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20217.5k okunma
204 syf.
·
Not rated
April ve Ayı'nın dostluk hikayesi
Kitap çok güzeldi. April ve Ayı'nın dostluğunu anlatan sıcacık bir roman. April'ın Ayı'ya iyi bakmak için sınırlı yemeklerini onunla paylaşması, yalnız kalmaması için canını tehlikeye atıp onu başka adaya götürme çabaları. Arkadaşlıkları çok tatlı. Sadece kızın kendine surekli "diğer kizlar gibi degilim." Demesi biraz saçmaydı.
Son Ayı
Son AyıHannah Gold · Genç Timaş Yayınları · 2022715 okunma
748 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Muhteşem Bir Macera ve Muhteşem Bir Son
Takvimler 1625 yılını gösterirken Gaskonyalı bir genç, Kraliyet Muhafızı olma niyetiyle babasının arkadaşı olan Mösyö de Treville'in yanına gitmek için babasının yazdığı tavsiye mektubuyla beraber yola koyulur. Bu Gaskonyalı asi ruhlu ve kanı hızlı akan bir gençtir. İlk mola yerinde bir yabancı ile kavga eder ve yaralanır. Ardından intikam yemini ederek büyük maceraların, çetrefilli aşkların, sarsılmaz dostlukların ve dayanılmaz acıların yuvası olan Saray'a doğru yola koyulur. Tam bir şaheser. Kitap sürükleyip gidiyor. Klasik Dumas mükemmeliği. Silahşorlarımız Athos, Porthos, Aramis ve D'Artagnan'dan sıkı dostluğu ve yiğitliği okurken, Winter Düşesi Milady'den zekayı, merhametsizliği ve caniliği okuyoruz. Kral, Kraliçe, Kardinal üçgeninde geçen saray oyunları ve daha nicesi... Bu arada belki bilmeyen arkadaşlar vardır Üç Silahşor serisi 5 kitap. Alfa Yayıncılık ilk kitap da dahil olmak üzere beş kitabı da basmış. Öğrenip okumak istersiniz belki diye belirtmek istedim. Alexandre Dumas'nın üç yüzden fazla romanı olduğu halde sadece birkaç kitabının basılması gerçekten üzücü. Diğer harika maceralardan mahrum kalıyoruz.
Üç Silahşor
Üç SilahşorAlexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20218.9k okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.