Enes Başak

Enes Başak
@drenesbasak
182 syf.
9/10 puan verdi
Hal Edward Runkel insan ilişkileri uzmanı olarak çalışmalar yapmaktadır. İlişki koçu olarak ailelere, çiftlere ve çocuk ve ebeveynlere yardımcı olmaktadır. “Bağırmamak” anlamına gelen “Scream Free” isimli şirketi ile çalışmalarını kapsamlı bir şekilde yürütmektedir. Aynı zamanda bir akademisyen olan Runkel, eserleri ile çok satanlar listelerinde uzun süre yer edinmiştir. “Bağırmayan Anne Baba Olmak” eserinde Runkel, ebeveynler ile çocukları arasındaki ilişkilere değinir. Daha iyi bir anne ve baba olmak mümkün mü sorusunun kapsamını ve muhtemel çözümlerini anlatır. Ebeveynler olarak sık yapılan hataları belirterek aynı hataları yapmamanın öneminden bahseder. Eserde dikkatimi çeken onlarca ifadeden ikisinden bahsedeyim. Birçok ebeveyn otoritesini üstünlük olarak kullanıyor. Oysa Runkel: “Ebeveynler olarak evdeki otoritemiz sükûneti sağlamak üzerine olmalıdır” der. Bu çok ciddi bir ifadedir. Evde çocuklardan yana işler çığırından çıktığında durulması gereken yeri belirler. Bahsetmek istediğim diğer ifade ise, ebeveynlerin çocuklarına karşı sorumluluğu ile ilgili. Ebeveynlerin çocuklarına karşı sorumlulukları bulunmaktadır ancak ebeveynler onların yaptıklarından sorumlu değildir. Yani bir çocuk kötü, haylaz veya daha farklı olumsuz bir rol sergilemek istiyorsa ebeveynler bundan sorumlu değildir. Ebeveynler sadece iyiyi ve doğruyu gösterir ancak sonuçlar onların sorumluluk alanı dışındadır. Kendini sürekli suçlayan anne ve babalara, bu ifade rahat bir nefes aldırabilir…
Bağırmayan Anne Baba Olmak
Bağırmayan Anne Baba OlmakHal Edward Runkel · Aganta Kitap · 20171,425 okunma
Reklam
182 syf.
9/10 puan verdi
Bağırmayan Anne Baba Olmak
Bağırmayan Anne Baba OlmakHal Edward Runkel
7.6/10 · 1.425 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
136 syf.
9/10 puan verdi
Takashi Nagai, atom bombası atıldığı dönemde Nagazaki’de görev yapan bir radyoloji uzmanıdır. Genç yaşta menenjit geçirdiği için doktorlukta ilerleyemez ve radyoloji uzmanı olarak çalışır. Doğrudan gözlem yoluyla radyolojik incelemeler yaptığı için ise lösemiye yakalanır. “Nagazaki’nin Çanları” eseri Nagazaki'ye atom bombası atılmasının
Nagasaki’nin Çanları
Nagasaki’nin ÇanlarıTakashi Nagai · İthaki Yayınları · 20221,011 okunma
128 syf.
6/10 puan verdi
Cuniçiro Tanizaki, 20. yüzyıl Japon edebiyatının önde gelen isimleri arasında yer alır. Haruki Murakami, Yasunari Kavabata ve Yukio Mişima ile birlikte savaş sonrası Japon edebiyatının büyük dörtlüsünden biri olarak anılır. Eserlerinde genellikle aşk maceralarını konu edinir. “Bir Kedi, Bir Adam, İki Kadın” eserinde Tanizaki, bir kedinin etrafında yaşanan aile olaylarını anlatır. Karısından ayrılan Şozo, kedisi yüzünden yeni eşiyle sorunlar yaşar. Eski eşinin talebi ve yeni eşinin zorlaması ile kedisini eski eşine gönderir. Tüm olayların merkezinde kediye duyulan sevgi, bağlılık ve kıskançlık duyguları yatar. Tanizaki’nin eserinde Şozo, eşinin ve annesinin sözünden çıkmayan biridir. Kültürümüze göre kılıbık olarak nitelendirilebilir. Ancak Şozo kılıbık değildir. Hiçbir olayın sorumluluğunu almamak adına pasif bir hayatı tercih eder. Kendisine her söyleneni yapar. Bu şekilde davranmasının sebebi korkması değil, olayların sonuçları sebebiyle suçlanmama isteğidir. Tanizaki’nin eserlerinde erkek karakterler genelde bu şekilde daha pasif karakterler olarak yansıtılır. Bunun arkasında ise Japon edebiyatında bireysel gelişimin çatışması olarak belirtilir.
Bir Kedi, Bir Adam, İki Kadın
Bir Kedi, Bir Adam, İki KadınCuniçiro Tanizaki · İthaki Yayınları · 20223,351 okunma
Reklam
144 syf.
8/10 puan verdi
Osamu Dazai, Japon edebiyatının ümitsiz yazarı olarak bilinir. Eserlerinde savaş sonrası Japonya’da hayat mücadelesi veren ve çoğunlukla bu mücadeleleri kaybeden karakterler yer alır. “Ben roman” türünde eser yazdığı bilinen Dazai’nin, aslında kendi keşmekeşlerini eserlerinde anlattığı bilinen bir gerçektir. “Pandora’nın Kutusu” eserinde bir sanatoryumda tedavi gören genç bir adamın hikâyesi yer alır. Savaş şartları ile boğuşan Japonya’da tedavi için yeterli imkânlar yoktur. Bu sebeple sanatoryumda tüberküloz tedavisi bambaşka metotlarla denenir. Doktorlar, hemşireler ve hastalar arasında öğrenci - öğretmen statüsü vardır. Tedaviye herkes inanmaktadır çünkü klasik tedaviler, malzeme ve ilaç yetersizliğinden dolayı yapılamamaktadır. Eser, ana karakterin yazdığı mektuplardan oluşur. Yani olay örgüsü mektuplar ile aktarılır. Bu eserde en dikkat çeken yön ise Dazai’nin ümitli bir imaj çizmesidir. Dazai’nin eserlerinde genellikle hayatın anlamsızlığı, intihar denemeleri ve sonunda çaresiz bir ölüm yer alır. Ancak bu eserinde Dazai, dört elle yaşama ümidine sarılır. Ana karakter iyileşmek istemektedir. Âşıktır. Sanata olan saygısı yaşama isteğine yardımcı olmaktadır. Bu açıdan eser, Dazai’nin diğer eserlerinden farklıdır. Dazai bu eseri intihar ederek hayatına son vermeden 3 yıl önce yazar. Kim bilir, belki de Dazai, yaşamak ile intihar etmek arasındaki ikileminde o günlerde ümidini koruyordu. Belki de ölmeye bu eserinden sonra karar verdi. Şurası açık ki Dazai bir dönem yaşamaya karşı son derece ümitliymiş…
Pandora’nın Kutusu
Pandora’nın KutusuOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 20232,196 okunma
128 syf.
9/10 puan verdi
Modern dönem Japon yazarlarından Osamu Dazai, ülkesinde yazarlığıyla iyi, özel hayatıyla ise kötü bir şöhrete sahip. Birçok isim tarafından hayatı ciddi eleştirilere tabi tutulur. İnişli ve çıkışlı kısa hayatı başarısız intihar girişimleri, çarpık aşk ilişkileri, alkol ve madde bağımlılığı ile doludur. “İnsanlığımı Yitirirken” Dazai’nin intihar
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202332,2bin okunma
128 syf.
8/10 puan verdi
Modern dönem Japon yazarlarından biri olan Osamu Dazai, eserleri kadar özel hayatı ile de tanınmış bir isim. Çalkantılı hayatı, intihar girişimleri ve bir geyşa ile kaçması onun hayatını farklı kılan önemli unsurlar arasında yer alıyor. Bu sebeple, Dazai’nin toplum tarafından ötekileştirilen hayatının ve içsel bunalımlarının izleri eserlerinde
Batan Güneş
Batan GüneşOsamu Dazai · Olvido Kitap · 20212,447 okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
Asıl adı Şuuci Tsuşima olan Japon yazar Osamu Dazai, kısa ömrüne çok sayıda güzel eser sığdırmış modern dönem yazarlardandır. Hayatı boyunca defalarca intihar girişiminde bulunur. Bu emeline 1948 yılında, henüz 39 yaşında iken ulaşır. Eserlerinde daha çok savaş sonrası Japonya’sını ve toplumsal sorunları anlatır. Çalkantılı hayatı ve başarılı eserleri ile Japon edebiyatında kendine bir yer edinmeyi başarır. “Öğrenci Kız” Dazai’nin ilk eserleri arasında yer alır. Bu kısa romanda, bir öğrenci kızın bir günlük hayatı anlatılır. İsimsiz başkarakter, toplumsal genel geçer kurallara nefret duyar. Kadınların toplumsal hayatta ikinci planda yer alması, bireylerin anlamsız asilzade tavırları ve savaş sonrasının getirdiği çalkantılı dönem yazar tarafından eleştiri yağmuruna tutulur. Dazai karakterine bir isim vermeyerek toplumun genelinin bu şekilde yaşadığını anlatmak ister. İsme gerek duymaz. Japon edebiyatı birçok insan için uzak bir alan sayılabilir. Ancak modern Japon edebiyatının zengin ve sırlı dünyası birçok okuru kendine çekiyor. Keşfedilmeyi bekleyen bu hazineye, siz değerli okuyucuları “Öğrenci Kız” ile davet ediyorum.
Öğrenci Kız
Öğrenci KızOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 20227,9bin okunma
623 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.