Canlar cânını buldum bu cânım yağma olsun
Assı ziyandan geçtim dükkanım yağma olsun
Ben benliğimden geçtim gözüm hicabın açtım
Dost vaslına eriştim gumanım yağma olsun
Benden benliğim gitti hep mülkümü dost yuttu
Lâ-mekâna kavm oldum mekânım yağma olsun
Taalluktan üzüştüm ol dosttan yana uçtum
Aşk divanına düştüm divanım yağma olsun
İkilikten usandım birlik hanına kandım
Derd-i şarabın içtim dermanım yağma olsun
Varlık cun sefer kıldı dost andan bize geldi
Viran gönül nur doldu cihanım yağma olsun
Geçtim bitmez sağınçtan usandim yaz u kıştan
Bostanlar başın buldum bostanım yağma olsun
Yunus ne hoş demişsin bal u şeker yemişsin
Ballar balını buldum kovanım yağma olsun
“Allah’ın emir ve
yasaklarını gözet ki; O’nun yardım ve desteğini daima karşında bulasın. Bolluk
zamanların da Allah’ın emirlerine bağlı kalmakla O’nu tanı ki; O da darlığa düşünce
seni kurtarmak suretiyle seni tanısın. Bil ki senin hakkında yazılmamış olan birşey
senin başına gelmez. Sana takdir edilen de seni atlayıp başkasına gitmez. Bil ki;
yardım ve zafer sabırla beraberdir. tasa ve sıkıntının peşinde ferahlık, güçlüğün
ardında da kolaylık vardır.” (Müsned, I, 307)
Ya sin, "Ey insan!" demektir ki, muradın Resulü Ekrem ASM oldugu bildirmektedir. Bu sure, faziletine binaen ve onu okuyanların kalbini nurlandirdigi için "Kur'anın kalbi" diye isimlendirilmiştir.(Nesefi, c.4,5)
Ey Bâd-i Sabâ, uğrarsa yolun semti harameyne
Ta'zimimi arzeyle, Resûlus-Sekaleyne
Şahidim arz-u semadır, bütün ecrâm ile
Âşıkım sıdk ile ben, Hazreti Şâh-i Resûle
Yansa da kalbim bu hasret ile
Tâkâtî yok dilimin, hâlimi takrîre bile
Ey bâd-ı sabâ uğrarsa yolun semt-i harameyne
Selamımı arz eyle Resûlus-Sekaleyne.
286- Allah her şahsı, ancak gücünün yettiği ölçüde mükellef kılar.
Herkesin kazandığı (hayır) kendine, yapacağı (şer) de kendinedir.
Rabbimiz!
Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma.
Ey Rabbimiz!
Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme.
Ey Rabbimiz!
Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme!
Bizi affet!
Bizi bağışla!
Bize acı!
Sen bizim mevlâmızsın.
Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et!
Mealli Kur'an - 48 bakara suresi
281- Allah'a döndürüleceğiniz, sonra da herkese hak ettiğinin eksiksiz verileceği ve kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı bir günden sakının.
Mealli Kur'an - 46 bakara suresi
276- Allah faizi tüketir (Faiz karışan malın bereketini giderir), sadakaları ise bereketlendirir.
Allah küfürde ve günahta ısrar eden hiç kimseyi sevmez.
Mealli Kur'an - 46 bakara suresi
275- Faiz yiyenler (kabirlerinden), şeytan çarpmış kimselerin cinnet nöbetinden kalktığı gibi kalkarlar.
Bu hal onların "Alım-satım tıpkı faiz gibidir" demeleri yüzündendir.
Halbuki Allah, alım-satımı helâl, faizi haram kılmıştır.
Bundan sonra kime Rabbinden bir öğüt gelir de faizden vazgeçerse, geçmişte olan kendisinindir ve artık onun işi Allah'a kalmıştır.
Kim tekrar faize dönerse, işte onlar cehennemliktir, orada devamlı kalırlar.
Bakara suresi
274- Mallarını gece ve gündüz, gizli ve açık hayra sarfedenler var ya, onların mükâfatları Allah katındadır.
Onlara korku yoktur, üzüntü de çekmezler.
Bakara suresi
Yapacağınız hayırları ancak Allah'ın rızasını kazanmak için yapmalısınız.
Hayır olarak verdiğiniz ne varsa, karşılığı size tam olarak verilir ve asla haksızlığa uğratılmazsınız.
Bakara suresi
271- Eğer sadakaları (zekât ve benzeri hayırları) açıktan verirseniz ne âlâ!
Eğer onu fakirlere gizlice verirseniz, işte bu sizin için daha hayırlıdır.
Allah da bu sebeple sizin günahlarınızı örter.
Allah, yapmakta olduklarınızı bilir.
Bakara suresi
269- Allah hikmeti dilediğine verir.
Kime hikmet verilirse, ona pek çok hayır verilmiş demektir.
Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.
Bakara suresi