“Baba-Oğul mücadelesi”ni okuyacağımız izlenimini vererek başlıyor. Ancak çok geçmeden anlıyoruz ki, her ne kadar geçmişten kalan ufak tefek kalp kırıklıkları olsa da, bu babayla oğulun arasında öyle öfkeyle dolup taşan derin uçurumlar yoktur. Okuduğumuz, bir baba-oğul hesaplaşması değil, babanın ve oğulun bazen omuz omuza, bazen de tek başlarına ölümle hesaplaşmasıdır.
Kitapta kullandığı kelimeler bazen duyguyu derinden yaşayıp büyülenmeme neden oldu , İnsanın ölümlü olduğunu fark etmesi, bununla yüzleşmesi, isyan etmesi, çaresizliği kabullenmesi ve sonunda teslim olması evrelerini dantel gibi satır satır işliyor yazar.sonunda hüzünlendiğim nadir kitaplardan ;)