Dünyanın temelinde yatan düzeni anlamayı çok istiyoruz. Bugün bile neden burada olduğumuzu ve nereden geldiğimizi bilmeye can atıyoruz. İnsanlığın bilgi için duyduğu bu en derindeki arzu, sürekli arayışımız için yeterli gerekçeyi sağlıyor. Amacımız, içinde yaşadığımız evreni eksiksiz tanımlamaktan başka bir şey değil.
Bir kimsenin zekâsı ya da eğitim seviyesi ne kadar yüksek olursa, bu kişinin dindar olması ya da herhangi bir türde 'inançlar' barındırması o kadar olasılıksızdır.
Işık uzay zamada en kısa yolu izler. Dolayısıyla bükülmüş uzayda ışık eğri bir çizgi izleyerek hareket eder. Işık kütle çekim alanları tarafından bükülür.
İşine bütün ruhuyla sarılan insandır ki asla aldanmaz. Bu insanin zihnini kurcalayıp kurnazlıklar bulmasına lüzum yoktur, zira hicbir güç onu alt edemez.