Fatma Nur YILMAZ
@edebi_bilgi
Okumak, bilmek gerek. Çünkü insan en çok bilmediğine düşmandır.
Hemşire
Üniversite
Gaziantep
240 okur puanı
Şubat 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Henüz 22 yaşında, bütün maneviyatı yalnız bir umudun gerçekleşmesini bekliyor...
Sayfa 35Kitabı okudu
Bakınız, işte gözlerinin önünde gördüğü şeyler; başının üzerine açılan bu gökyüzünde, yazın şu sıcak gecesine özgü bir buğuyla örtülü sanılan bu mailikler içinde titriyormuş, dalgalanıyormuş gibi görünen bütün bu yıldız alayları, bunlar bârân-ı elmas değil mi?
Sayfa 31Kitabı okudu
Raci adamlardan biriydi ki dünyaya hiçbir şey olmamaya mahkum edilerek geldikleri halde her şey olmak isterler. Raci de en çok olamayacağı bir şey olmaya yelteniyordu: Şair...
Sayfa 27Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
'' Şiirin nasıl bir yol izlediğini anlamıyorsunuz. Fuzuli'nin saf ve içten şiirine tercüman olan o temiz dilin üzerine sanat gibi, süs gibi iki belayı musallat etmişler; dilde onlardan başka bir şey bırakmamışlar, öyle şeyler söylenmiş ki sahiplerine şair demekten çok kuyumcu denilebilir.
Sayfa 22Kitabı okudu
Son söz
Bir roman, muhakkak ki, sadece ''roman '' dır. Ama bazı romanlar, yazarlarını ''fazla'' tanıtır.
Sayfa 208 - Selim İLERİKitabı okudu
Sonra o zavallıyı Hendek yolunda Çerkezler öldür düğü zaman Ayşe'nin yalnız başına dörtnal gittiği günü hatırlar mısın? Onu Ayşe yerden bir çocuk gibi kollarıyla kaldırdığı zaman ve arkadaşlar onu sedyenin yanında ağlayarak getirirken iki hissin tesiri altındaydım. Kudurmuş gibi ölüyü parçalamak yahut canımı o genç vücudun içi ne akıtıp, 'Ayşe, senin ağladığın bu çocuğa işte ben canımı verdim. O yaşasın, sen ağlama!' diyebilmek için yandım.
Sayfa 162Kitabı okudu
Bu zehir, bu sıtma beni nerelere sevk etti, ne ateş ne kan ne ölüm; bunu bir şey teskin etmedi. Onu tanıdığım günden beri bir gece rüyamda görmeden uyuduğum vaki değildir. Yaptığım, söylediğim her şeyin arkasında o vardı. Allah kalbimi olduğu gibi görüyor. Ben, demir gibi şeref ve haysiyete bağlı asker, utanmadan itiraf ederim ki, o bir gün bana, 'Muharebeden kaç!' deyeydi, heş dakika sonra beynimi kendi elimle parçalamak şartıyla o söyledi diye hatt-ı harbi terk ederdim.
Sayfa 161Kitabı okudu
Hepsi kendini düşünmeyen çocuklara benziyorlar. İlk gelenler geri hizmetinde yaralananlar. Çayhaneye sedyeleri dizdik. Çay verip gönderiyoruz. Onların aklı çaya pek ermiyor, hepsi elindeki somonu sıkı sıkı tutuyor, nereye koyacağını bilmiyor.
Sayfa 138Kitabı okudu
Ben, ben bütün hayatta kanalara, ıstıraplara, başkalarının aşkına bakmaktan başka ne işe yarar bir adamım? Kendi aşkımı, kendi yaramı sadece kendi gözlerim gördü.
Sayfa 95Kitabı okudu
Ah, sevgili ve ateşli İzmir! Seni Ayşe' de mi görüp ateşe gidiyoruz; yoksa Ayşe senin kızın olduğu için mi bize yeşil İzmir' e kızıl kanlarımızı akıtarak sürüklüyor?
Sayfa 81Kitabı okudu
"İngilizler aflarını talep edenlere versinler mösyö ,affı zalimler değil, mazlumlar verir. Çanakkale´de dövüşürken ne asi ne esirdik. Namuslu bir millet gibi dövüştük, öldük, öldürüldük. Ne zamandan beri ve hangi milletle harp edilir de mağlup olduğu zaman ona katil denir.
Sayfa 49Kitabı okudu
çünkü hayat bana en korkak adamların iddia ve cesaretten bahsedenler olduğunu öğretti.
Sayfa 24Kitabı okudu