“Ey iman edenler! Seslerinizi peygamberin sesinden daha fazla yükseltmeyin, birbirinize bağırdığınız gibi ona bağırmayın; sonra farkında olmadan amelleriniz boşa gider.” ~Hucurat 42 Farkında olmadan amelin boşa gitmesi” iki türlü olabilir: a) Âhiret hesaplaşmasında günahlar ile sevapların denkleştirilmesi, başkalarının haklarıyla ilgili bazı günahlardan kurtulabilmek için sevap hanesinden aktarmalar yapılması söz konusudur. Bu durumda insana büyük dereceler ve ödüller kazandıracak birçok amel (ibadet, hayır, güzel iş) tazminata gitmekte, bir mânada heder edilmektedir. b) İman olmazsa ebedî kurtuluş bakımından amelin bir değeri yoktur. Hz. Peygamber’e karşı gerekli edep ve saygıyı göstermeyen, onu hayatında örnek almayan kimselerin zaman içinde din duyguları, dinî pratikleri ve imanları –kendileri işin farkında olmadıkları halde– zayıflayabilir.
“Aldırma, yürü. Göğsüne yüreğinden başka muska takma . Vahiy haritan, nebi kılavuzun, akıl pusulan, iman sermayen, amel azığın, sevgi yakıtın, ahlâk karakterin, edep aksesuarın, merhamet sıfatın, şeref ve izzet adın olsun.”
Halil Cibran
Halil Cibran
Reklam
Dostum, güneşe bak, toprağa bak, suya bak, buluta bak; fakat arkana bakma... Kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de... Unutma, yolcu değişir, yol değişir, ama menzil değişmez. Yolcuya bakıp, yolunu tanıma. Yola bak, yolcuyu tanı, yolcu hakkındaki kıymet hükmünü ona göre ver. Vahim olan, yolun yolcusuz olması değil; asıl vahim olan
“Amelin tuz gibi az olsun, fakat edebin ekmeğin unu gibi çok olsun”
İnsanın kemâle eriştiren yolda ihtiyacı olan amel ve edebin,un ve tuz metaforu ile anlatılması amelin kıymetsizliği veya farzların terki gibi anlaşılmamalıdır.Zira amelin yokluğu değil azlığı söz konusu edilmiştir.Dolayısıyla hiçbir edep,ameli gereksiz kılmayacağı gibi hiçbir amel de edepsizliği meşru kılmaz.nafile amelin azlığına rağmen çok edebin kişinin seyrini hızlandıracağı anlaşılmaktadır.Amelin tuza, edebin una benzetilmesi şöyle de yorumlanabilir.Tuzsuz unla ekmek yapılabilir,karın doyurulabilir ancak bu halk nazarında makbul değildir. İnsanlar sadece zaruret ve hastalık hallerinde tuzsuz ekmek tercih ederler.Unsuz tuz ise tek başına insanı beslemez.Nitekim Hucurât Sûresi’nde Efendimiz (s.a.v.)’e karşı yapılacak bir edepsizliğin kişinin amellerini iptal edeceğine değinilir.Şu hâlde insanı ahlaksızlıktan ve kötülükten alıkoyan ibadet ile ibadetleri taçlandıran edebin bir arada bulunması hedeflenen ideal noktadır. 
"İnsan bir yolcudur, yolcunun kılavuzu Peygamber, haritası Kur'an, pusulası akıl, sermayesi iman, azığı amel, yakıtı sevgi, karakteri ahlak, süsü edep, sıfatı merhamet, adı Şeref ve İzzet, modeli müebbet, parolası sabır ve sebat olmalıdır."🥀🥀
Bazen o kadar çabuk pes ediyoruz, o kadar çabuk yoruluyoruz ki, ilerleyemiyoruz hiç. Dünyanın dört bir tarafında şehit olan, işkenceye maruz kalan, zulüm gören kardeşlerimiz var iken, bizler sabah namazında yorganlarımızı üstümüzden atmaktan bile gafiliz. İlim öğrenmeye, amel etmeye karar veriyoruz lakin minimum bir veya iki gün istikrar
Reklam
97 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.