Bir gün bir müminin şeytanı ile kâfirin şeytanı karşılaşır. Kâfirin şeytanı kilolu, semiz, temiz ve şık giyimlidir. Müminin şeytanı ise zayıf, pis, kirli ve çıplaktır. Kâfirin şeytanı, müminin şeytanına 'Bu ne hâl' diye sorar.
Müminin şeytanı 'Ne yapayım, bir adama düştüm ki adam yiyeceği zaman besmeleyi okur, ben aç kalırım. İçeceği zaman besmeleyi okur, ben susuz kalırım. Giydiği zaman elbiseyi besmele ile giyer, ben çıplak kalırım. Temizlendiği zaman besmele ile temizlenir, ben de pis kalırım.' der.
Bunun üzerine kâfirin şeytanı da, 'Ben öyle bir adam ile arkadaşım ki bunlardan hiçbirisine besmele getirmez. Yemesinde, içmesinde ve giymesinde ben kendisine ortak olurum.' der.
— Hayatını garantiye alacak kadar para biriktirip dönsen iyi ederdin.
— Hayatın garantisi yoktur Necla. Belki bunu bir gün sende anlarsın. Paranın önemli bir şey olduğunu, ama her şey olmadığını bir gün sen de anlarsın...