" Şu dünyayı adamakıllı görmeden, dünyanın ne demek olduğunu adamakıllı anlamadan buradan gidecek olduktan sonra ne diye buraya geldik sanki? Yaşadığımızın farkına varmayacak olduktan sonra ne diye yaşıyoruz? "
" Çiçeklerin açtığı mevsimde, senin kollarına yaslanan ve çiçekler kadar güzel kokan bir vücutla uzak şu kenarlarında oturmak ve öpüşmek, yoruluncaya kadar öpüşmek hoş şeydir...
Seni gördüğü zaman zalimce başını çeviren mağrur bir dilberin kapısı önünde ve ay ışığı altında sabaha kadar dolaşmak, bunu candan arkadaşlara anlatmak, gene hoş şeydir...
Fakat sevgili bir vücutta bulunmayan bir şeyi kendisinde taşımaya tahammül etmeyerek onu koparıp atabilmek, işte adaşım, yalnız bu sevmektir. "
" Çünkü aşk sevgiliye kavuşmak değil, sevgiliye kavuşmak için verilen mücadeleymiş, yapılan uğraşmış, çekilen çileymiş. Aşkı kıymetli kılan da işte buymuş. "
" Çünkü biliyorum ki ruhu körelmiş bir insanın hayatı da körelir , biliyorum ki kalbindeki ateşi sönmüş kişinin ocağındaki ateş de yanmaz. Biliyorum ki tutkusu olmayan bir insanın hayatı da yoktur. "
Yolculukların en çilelisi aşk için yapılandır. Ve zorluk ne kadar artarsa aşk o kadar kıymete biner, o kadar anlam kazanır, o kadar vazgeçilmez bir hal alır.
" Haklısın, aşk dünyanın en güçlü duygusudur; haklısın, aşk insanın aklını başından alır; haklısın, aşk hayatı anlamlı kılar ama inan bana önünde sonunda geçer. Geçtiğinde ise geride bir enkaz bırakır. "