Nesnelerin insana dokunmaması gerekir çünkü onlar canlı değildir. Aralarında yaşar, onları kullanır, sonra yerlerine koyarız: Yararlıdırlar, işte o kadar. Oysa bana dokunuyorlar. Çekilmez bir durum bu. Onlarla bağlantı kurmak korkutuyor beni. Sanki hepsi birer canlı hayvan gibi.
Öyleyse şu son haftalarda bir değişiklik oldu. Ama nerede? Hiçbir şeye bağlanılamayan soyut bir değişim bu. Değişen ben miyim? Ben değilsem şu oda, şu kent, şu doğa; seçmek gerek.
Bilge der ki, ‘‘Dolayısıyla böyle konuşup farklı yaşamıyorum, aksine, siz beni farklı dinliyorsunuz, sadece sözlerimin çıkardığı ses kulaklarınıza ulaşıyor, ne anlama geldiklerini sorgulamıyorsunuz.’’
Sayfa 37 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kim bağış yapmanın kolay bir şey olduğunu düşünürse, hata eder; paranın dikkatle paylaşılması, rastgele ve zorlamayla dağıtılmaması gerektiği düşünülürse, bağış yapmanın ne denli zor olduğu görülür.
Sayfa 33 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu